tag:blogger.com,1999:blog-82536471833742689212024-03-05T15:17:29.879+03:00DipnoiDuranhttp://www.blogger.com/profile/09337359206391447011noreply@blogger.comBlogger52125tag:blogger.com,1999:blog-8253647183374268921.post-85684841802800318722018-12-26T01:02:00.000+03:002019-04-07T17:53:28.452+03:00Room Gizli Dünya (2015)<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjNxwClHCIxait6a2RFbxT-sIvWFYV_FIMMMtBykZPE_UapBGEMyFCqRJZv1E_mdlB8NXVWQ9hFmRC2miQqat8Ckzjig32oqNE59iJi5CPDOwFHBK7D7xV1VULvn8h6F9NnlIR-aTcqdsp0/s1600/111.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1000" data-original-width="675" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjNxwClHCIxait6a2RFbxT-sIvWFYV_FIMMMtBykZPE_UapBGEMyFCqRJZv1E_mdlB8NXVWQ9hFmRC2miQqat8Ckzjig32oqNE59iJi5CPDOwFHBK7D7xV1VULvn8h6F9NnlIR-aTcqdsp0/s320/111.jpg" width="216" /></a></div>
<br />
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;"><span lang="TR" style="font-family: "times new roman" , serif;">Çok
farklı boyutlardan bakıldığında insanı derinden etkileyecek bir dram. Kadın olmak
her dönemde zor olmuştur. Dünyamızda erkek egemendir. Farklı psikolojik sorunları
olan özellikle </span><span style="font-family: "times new roman" , serif;">bir konuda </span><span lang="TR" style="font-family: "times new roman" , serif;">yetersizliği ve acizliği olan erkekler, kadınlar ve
çocuklar üzerinde şiddet veya baskılar yapmaktadır.</span></span><br />
<span style="font-size: large;"><span lang="TR" style="font-family: "times new roman" , serif;"><br /></span></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span lang="TR" style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: large;">Daha
geniş anlamda ise savunması ve gücü daha az olan üzerinde psikolojik veya
fiziksel şiddete maruz kalıyor. <o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgxW2heoDlwiY_VgnF0QmgH8MD416DyTarxxFE6Z1Ct0XNEoOZ1EE1Nq7iWCjxxgMmTRmkc5Vanl4TJIa6Sf7s0gQx81jwFv5c9Z98ugcFCmUyNMybdefYM3T_UbxVMShm25ULkilENH6Ut/s1600/0000.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><span style="font-size: large;"><img border="0" data-original-height="1000" data-original-width="666" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgxW2heoDlwiY_VgnF0QmgH8MD416DyTarxxFE6Z1Ct0XNEoOZ1EE1Nq7iWCjxxgMmTRmkc5Vanl4TJIa6Sf7s0gQx81jwFv5c9Z98ugcFCmUyNMybdefYM3T_UbxVMShm25ULkilENH6Ut/s320/0000.jpg" width="213" /></span></a></div>
<div class="MsoNormal">
<span lang="TR" style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: large;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span lang="TR" style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: large;">Film
bir odada çocuğuyla beraber kaçırılıp 7 yıl boyunca kilitli kalan bir kadının gerçek
hikayesini anlatıyor. Çocuğun sadece gökyüzünü gören bir penceresi ve
televizyonundan dünyaya bakışını basit ama etkili anlatıyor. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span lang="TR" style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: large;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;"><span lang="TR" style="font-family: "times new roman" , "serif";">jack
karakterini oynayan jacob tremblay oyunculuğuyla övgüyü hak ediyor. Özellikle kaçış sahnesinde nefeslerinizi tutup bekliyorsunuz...</span><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; mso-ansi-language: EN-US;"><o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span lang="TR" style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: large;"><br /></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiZx8lE2pZikaZ7hktZov5TdB9jYXmhbGu4-3qR-RsyWwosaiwhyW0o6cn5wzexxlnqNba3vwPXQqjJw2uTSmFcLzoVJbtiWn995MobjZQqxq7UdVD9ycDKzmWz59UjAiAZ7gxfTWCsaaLa/s1600/222.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><span style="font-size: large;"><img border="0" data-original-height="614" data-original-width="1024" height="191" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiZx8lE2pZikaZ7hktZov5TdB9jYXmhbGu4-3qR-RsyWwosaiwhyW0o6cn5wzexxlnqNba3vwPXQqjJw2uTSmFcLzoVJbtiWn995MobjZQqxq7UdVD9ycDKzmWz59UjAiAZ7gxfTWCsaaLa/s320/222.jpg" width="320" /></span></a></div>
<div class="MsoNormal">
<span lang="TR" style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: large;">Dram filmlerindeki yalancı ağır duygusallık yok o kadar sade akıcı ki duygular iliklerinize kadar akıp gidiyor. </span></div>
<div class="MsoNormal">
<span lang="TR" style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: large;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span lang="TR" style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: large;">Filmi sizi içine alır, onun duygularında kendinizi unutursunuz farklı birisi gibi hissedersiniz</span><span style="font-family: "times new roman" , serif; font-size: large;">, mutlu olursunuz hissettiğiniz bu yeni tanıştığınız duygudan. </span></div>
<div class="MsoNormal">
<span lang="TR" style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: large;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "times new roman" , serif; font-size: large;">Kendinizi ister annenin ister çocuğun yerine koyun, yoğun duygular yaşatacaksınız. </span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "times new roman" , serif; font-size: large;"><br /></span>
<span style="font-family: "times new roman" , serif; font-size: large;">Şiddet öğesi bulunmaması rağmen şiddeti anlatan bir film. </span><br />
<span style="font-family: "times new roman" , serif; font-size: large;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span lang="TR" style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: large;">Bu filmi izlediyseniz şanslısınız çünkü bazı filmleri keşfetmek şanstır.</span></div>
Duranhttp://www.blogger.com/profile/09337359206391447011noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-8253647183374268921.post-61516879725986157822014-01-04T19:48:00.001+02:002014-01-04T19:48:33.022+02:00Vampir İmparatorluğu - DaybreakersKonusu, son zamanlarda bol bol izlediğimiz vampirlere ilişkin olmakla birlikte, en azından benim izlediğim diğer filmlerden farklı birkaç yanı var. Spoiler vermemek ama bir yandan da filmin diğer vampir filmlerinden farklı olan noktaları olduğunu belirtmek istiyorum. Mesela daha önce hiç kendi kanından ya da diğer vampirlerin kanından beslenen vampir gördünüz mü? Ben görmemiştim. Bu filmde işte o durum ve sonrasında ne olduğu var. <br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgI1kmA1YI32MXREFYWCUwm2u1-wQ9mEdjq-bz26DBtbCm_S4h8ba5wZAbcY-zgojugPF8Cj_kQM0-lw_P-3irYqo1m0BACNKaKqRQ6Ig3tBlXEDufmmw-vfSPopP-xNyBiQC8P0mnfH9c/s1600/daybr.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgI1kmA1YI32MXREFYWCUwm2u1-wQ9mEdjq-bz26DBtbCm_S4h8ba5wZAbcY-zgojugPF8Cj_kQM0-lw_P-3irYqo1m0BACNKaKqRQ6Ig3tBlXEDufmmw-vfSPopP-xNyBiQC8P0mnfH9c/s320/daybr.jpg" /></a></div><br />
Ya da vampirlikten kurtulmak mümkün mü sizce, yani geri dönüşü var mı? İşte bu filmde onu araştırıyorlar.<br />
<br />
Vampirler dünyayı ele geçirmişler ama kan bankalarında yeterince kan kalmadığı için alternatif arayışları içindeler, bir yandan da dünyada az sayıdan kalan insanları avlıyorlar. Ethan Hawk işte bu alternatifi bulmaya çalışan şirkette çalışıyor ve her gün işe gidip gelirken, bir düzeneğe yerleştirilmiş ve kanları alınan insanlara bakıyor.<br />
<br />
Ölümsüz olmak mutlu olmaya yeter mi, neden bir abi kardeşini vampire çevirmek ister o istememesine rağmen, vampir olmak insanları kurtarmaya çalışmak için bir engel mi? Ethan Hawk'ın depresif hayatında bu sorular var.<br />
<br />
Çok güzel bir film diyemem, çok kısa kesilmiş bir çok şey ama farklı bir bakış açısı ile diğer filmlerde ayrılıyor olması izlemek için bir sebep bence.<br />
<br />
Chako<br />
chakohttp://www.blogger.com/profile/07869071526092836118noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8253647183374268921.post-50258383330931052602014-01-04T19:06:00.001+02:002014-01-04T19:10:48.868+02:003 İdiots<br />
Son zamanlar izlediğim en eğlenceli filmlerden biri olduğunu söyleyerek başlamak doğru olur sanırım. "İzleyip de bilgisayarımdan sileyim, harddiskte yer açılsın" düşüncesiyle izlemeye başladığım ama şu an "tekrar izlenecekler" klasörümde bulunan hem güldüren hem ağlatan Hint filmi.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgqbQw9bI2VBxg2ctlg2gZk_b9uODlI3ctMyHU1n0DO2DirFWd89sXKlDrRROj16xHHt2QqkoM2fprWrjAtKO-MIpKNWgj0Eczx6CNwMv0Bu0P3QKt_-bwM83q3M_Wfld5e-TkQqeGuuMM/s1600/3+idiots.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgqbQw9bI2VBxg2ctlg2gZk_b9uODlI3ctMyHU1n0DO2DirFWd89sXKlDrRROj16xHHt2QqkoM2fprWrjAtKO-MIpKNWgj0Eczx6CNwMv0Bu0P3QKt_-bwM83q3M_Wfld5e-TkQqeGuuMM/s320/3+idiots.jpg" /></a></div><br />
Yönetmeni Rajkumar Hirani olup, eğlenceli dansları, hareketli müziklerinin yanı sıra arkadaşlık üzerine vurgularıyla izlenesi bir film.<br />
<br />
Rancho Shamaldas Chanchad,Farhan Qureshi ve Raju Rastogi'nin arkadaşlıkları üzerine kurulu filmde, bu üçlünün mühendis olmak için geldikleri üniversitede tanışıp, ağlayarak gülerek devam eden arkadaşlıkları sonucunda mezun olmaları ve Farhan ve Raju'nun mezuniyet sonrasında ortadan kaybolan Rancho'yu bulmaya giderken geçmişi hatırlamaları şeklinde ilerliyor.<br />
<br />
Ailelerini mutlu etmek için mühendis olmaya çalışan, üzerindeki baskı sebebiyle derslerinde başarısız olan, sadece ezber yapıp tekrarladıklarının anlamını sorgulamayan öğrencinin başarılı kabul edilmesi gibi örnekler üzerinden eğitim sistemi ve ailelerin çocuklarının kariyer tercihleri üzerindeki etkileri kimi zaman güldürerek kimi zaman göz yaşartarak anlatılıyor.<br />
<br />
Filmin genel olarak pozitif bir havası var ve "all izz well"de bu havayı özetleyen cümle.<br />
<br />
Kimi zaman esprileri komik bulmadığım veya dansların, şarkıların gereksiz uzatıldığını düşündüğüm oldu, ki bir çok hareket fazlasıyla abartılıydı, ama yine de nasıl bir filmse, insana huzur veriyor ve yüzde bir gülümse film süresince kalıyor.<br />
<br />
Eğer canınız sıkkınsa ve biraz güleyim diyorsanız izleyin derim. Sürekli gülmeyeceksiniz filmi izlerken elbette, ama insanların her şeye rağmen nasıl mutlu olabildiklerini göreceksiniz ve "all izz well" deyip sıkıntılarınızdan kurtulmayı başarabilirsiniz belki de.<br />
<br />
Chako<br />
<br />
chakohttp://www.blogger.com/profile/07869071526092836118noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-8253647183374268921.post-62772067075822792922013-04-27T13:53:00.000+03:002013-04-27T14:01:23.098+03:00CommunityŞimdiye kadar bu blogda film ve kitapları hakkındaki fikirlerimizi yazdık ama diziler neden olmasın?<br />
<br />
Çok severek izlediğim bir dizinin artık sıkıcılaşmaya başlaması durumu yüzünden yazmak istedim "Community" hakkındaki fikirlerimi.<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhBzQ9kKxQ07BLsl6JfQbQhYWSwz36LHI_axhhKB0LJvYyQrn7SAJV8M4HNNKcMjopcXO3YsqWbBwmwxwv-7VQO1tJZgPuOSRJ0ukdRnq11csRgbtEwKG7t4ZNmlb5Akd5R7LrWNw8a5Ac/s1600/comm+1.jpg" imageanchor="1" ><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhBzQ9kKxQ07BLsl6JfQbQhYWSwz36LHI_axhhKB0LJvYyQrn7SAJV8M4HNNKcMjopcXO3YsqWbBwmwxwv-7VQO1tJZgPuOSRJ0ukdRnq11csRgbtEwKG7t4ZNmlb5Akd5R7LrWNw8a5Ac/s320/comm+1.jpg" /></a><br />
<br />
Şuan 4. sezonu yayınlanan dizinin özellikle ilk 2 sezonu bayağı iyiydi, "hangi bölüm daha güzel" diye karar veremediğim olurdu ama 3. sezondan beri çıtayı bayağı düşürdüler ve bazen izlerken sıkıldığım bile oluyor.<br />
<br />
Dizide çok eğlenceli Dekan Pelton diye bir karakte var mesela;<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgkO-lpw4eLCnxrvandU0j458x3e91lm1YZM7X_vHCaDRxWx7_I5gmMh3cXhfAWc7ydG2oxhW-Tp8mKtxSH_TLp4PEkev1Wuh2McIVUV1MMk3-d3lSukUn4Yv_aT-Kv8oCXE5uD-_P4j8A/s1600/dean+1.jpg" imageanchor="1" ><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgkO-lpw4eLCnxrvandU0j458x3e91lm1YZM7X_vHCaDRxWx7_I5gmMh3cXhfAWc7ydG2oxhW-Tp8mKtxSH_TLp4PEkev1Wuh2McIVUV1MMk3-d3lSukUn4Yv_aT-Kv8oCXE5uD-_P4j8A/s320/dean+1.jpg" /></a><br />
<br />
Kılıktan kılığa giren, sürekli Jeff'i elle ve sözle taciz eden ama okulu iyileştirmek için de elinden geleni yapan bir karakter. Ya da bence dizinin en eğlenceli insanı Señor Chang;<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgkW3kakg1yBROplm0nnC4IKJrK0toh47H58Wfqz5EkiNIQLNDPcOxlDlEMTJkPeuYePK_WdBActPjHfhiHVJZXirtcDxoa-IvTxLiMpLRK_ITE2fsgYRqnBh_oh02pHm67IQFFZVyfPsI/s1600/chang+1.jpg" imageanchor="1" ><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgkW3kakg1yBROplm0nnC4IKJrK0toh47H58Wfqz5EkiNIQLNDPcOxlDlEMTJkPeuYePK_WdBActPjHfhiHVJZXirtcDxoa-IvTxLiMpLRK_ITE2fsgYRqnBh_oh02pHm67IQFFZVyfPsI/s320/chang+1.jpg" /></a><br />
<br />
Bu karakterleri daha çok kullanmak yerine sıklıkla Abed'in hayal dünyasında gezip, çizgi karakterler izliyoruz. Bazen de zengin, yaşlı ve huysuz bir öğrenci olan Pierce Hawthorne'un kurnazlık yapmak amacıyla ortalığı karıştırmasını. Ya da çalışma grubunun Annie Edison'ı yeni bir olayla çıkıyor karşımıza. Troy gibi, Abed gibi sevimli karakterlerin çocuksu eğlencelerini izlemek yerine Pierce ya da Annie'yi izlemek neden?<br />
<br />
Gerçi Troy ve Abed ile ilgili de battaniye ya da yastıklarla kale yaptıkları bölümler vardı, o bölümleri de pek eğlenceli bulmamış, gereksiz yere uzattıklarını düşünmüştüm.<br />
<br />
Bir dizinin bu kadar güzel başlayıp, kötü devam etmesi ne yazık.<br />
<br />
<a href="http://www.imdb.com/title/tt1439629/">İMDB</a>'deki 8,7 puanın da dizinin ilk sezonlarında verilmiş oylardan kaynaklandığını düşünüyorum.<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
Chako<br />
<br />
chakohttp://www.blogger.com/profile/07869071526092836118noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8253647183374268921.post-80738850935830311762012-12-19T22:13:00.000+02:002012-12-19T22:14:35.618+02:00Amerigo Tarihsel Bir Yanlışlığın Hikayesi<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj0pvy29itbZnCzyl2thfb0fQYR2q8KL-CzgGym8lKeIPPBa_mvgg4_wGbGFhOUlzpwUp1WU5bdZERS0Z8q0KWtrW2H_exGcqrkpqZYf-ePHtMDibIrSCY2eAdfVU6PVL8Bmra5eRZMlcE/s1600/AMERIGO_59738_1.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><span style="background-color: white;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj0pvy29itbZnCzyl2thfb0fQYR2q8KL-CzgGym8lKeIPPBa_mvgg4_wGbGFhOUlzpwUp1WU5bdZERS0Z8q0KWtrW2H_exGcqrkpqZYf-ePHtMDibIrSCY2eAdfVU6PVL8Bmra5eRZMlcE/s320/AMERIGO_59738_1.jpg" width="224" /></span></a></div>
<span style="background-color: white;"><span style="font-family: Georgia, 'Times New Roman', serif; font-size: 15px; line-height: 21px;">Amerigo - Tarihsel Bir Yanlışlığın Hikayesi</span><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /><span style="font-family: Georgia, 'Times New Roman', serif; font-size: 15px; line-height: 21px;">Stefan Zweig</span><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /><span style="font-family: Georgia, 'Times New Roman', serif; font-size: 15px; line-height: 21px;">Çeviri: Ogün Duman</span><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /><span style="font-family: Georgia, 'Times New Roman', serif; font-size: 15px; line-height: 21px;">Can Yayınları</span><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /><span style="font-family: Georgia, 'Times New Roman', serif; font-size: 15px; line-height: 21px;"><br /></span><span style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;"></span><span style="font-family: Georgia, 'Times New Roman', serif; font-size: 15px; line-height: 21px;">Kitap biyografi olarak tanımlanmış ancak bu bir kişinin biyografisi - ne Kolomb ne de Americo Vespucci - değil, bu kitap bir kıtanın isimlendirme sürecini anlatır ve Amerika'nın biyografisidir.</span><span style="font-family: Georgia, 'Times New Roman', serif; font-size: 15px; line-height: 21px;"><br /></span><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /><span style="font-family: Georgia, 'Times New Roman', serif; font-size: 15px; line-height: 21px;"><br /></span><span style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;"></span><span style="font-family: Georgia, 'Times New Roman', serif; font-size: 15px; line-height: 21px;">Kitabın arka kapağındaki şu cümle tanıtım anlamında bana da yeterli geldi.</span><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /><span style="font-family: Georgia, 'Times New Roman', serif; font-size: 15px; line-height: 21px;"><br /></span><span style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;"></span><span style="font-family: Georgia, 'Times New Roman', serif; font-size: 15px; line-height: 21px;">"Stefan Zweig, bu eserinde, bugün Amerika olarak bilinen kıtanın bu adı alışının ardındaki inanılması güç rastlantılarla örülü "yanlışlıklar komedyası"nı anlatır."</span><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /><span style="font-family: Georgia, 'Times New Roman', serif; font-size: 15px; line-height: 21px;"><br /></span><span style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;"></span><span style="font-family: Georgia, 'Times New Roman', serif; font-size: 15px; line-height: 21px;">Amerigo ufak hacimli, tamamı 99 sayfa (fakat bölümler 11. sayfadan başlıyor) 2-3 saat içerisinde rahat okunabilecek tarihsel güzel bir kitap.</span><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /><span style="font-family: Georgia, 'Times New Roman', serif; font-size: 15px; line-height: 21px;"><br /></span><span style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;"></span><span style="font-family: Georgia, 'Times New Roman', serif; font-size: 15px; line-height: 21px;">Bölüm adlarını vererek bitireyim; </span><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /><span style="font-family: Georgia, 'Times New Roman', serif; font-size: 15px; line-height: 21px;"><br /></span><span style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;"></span></span><br />
<ul style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px; margin: 0.5em 0px; padding: 0px 2.5em;">
<li style="margin: 0px 0px 0.25em; padding: 0px;"><span style="background-color: white; font-family: Georgia, 'Times New Roman', serif;">Amerigo (11)</span></li>
<li style="margin: 0px 0px 0.25em; padding: 0px;"><span style="background-color: white; font-family: Georgia, 'Times New Roman', serif;">Tarihsel durum (14)</span></li>
<li style="margin: 0px 0px 0.25em; padding: 0px;"><span style="background-color: white; font-family: Georgia, 'Times New Roman', serif;">Otuz iki sayfalık ölümsüzlük için (27)</span></li>
<li style="margin: 0px 0px 0.25em; padding: 0px;"><span style="background-color: white; font-family: Georgia, 'Times New Roman', serif;">Bir dünya adına kavuşuyor (40)</span></li>
<li style="margin: 0px 0px 0.25em; padding: 0px;"><span style="background-color: white; font-family: Georgia, 'Times New Roman', serif;">Büyük kavga başlıyor (55)</span></li>
<li style="margin: 0px 0px 0.25em; padding: 0px;"><span style="background-color: white; font-family: Georgia, 'Times New Roman', serif;">Belgeler yığılıyor (72)</span></li>
<li style="margin: 0px 0px 0.25em; padding: 0px;"><span style="background-color: white; font-family: Georgia, 'Times New Roman', serif;">Vespucci kimdi? (82)</span></li>
<li></li>
</ul>
Duranhttp://www.blogger.com/profile/09337359206391447011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8253647183374268921.post-15437798881153259942012-07-05T12:26:00.000+03:002012-07-05T12:29:12.479+03:00Kagıt<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjrdQEZrMZudmWLmwERCV1JzCVEZn_zYHhBA6BxRc7y1CEgyHMasa4nqE60xl22pfhhsmOxT_XjswQuWopDg461H4Wopm2Uzhi01QCLGM7wpLMBZdYwwsCczRcQ7bP6eYd54cVt8HlSqvo/s1600/kagitfilm_afis.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjrdQEZrMZudmWLmwERCV1JzCVEZn_zYHhBA6BxRc7y1CEgyHMasa4nqE60xl22pfhhsmOxT_XjswQuWopDg461H4Wopm2Uzhi01QCLGM7wpLMBZdYwwsCczRcQ7bP6eYd54cVt8HlSqvo/s320/kagitfilm_afis.jpg" width="225" /></a></div>
<br />
<div style="background-color: #fff2cc; color: #333333; font-family: Verdana, Geneva, sans-serif; font-size: 14px; line-height: 20px; margin-bottom: 0cm;">
Yönetmen: <b>Sinan Çetin</b></div>
<div style="background-color: #fff2cc; color: #333333; font-family: Verdana, Geneva, sans-serif; font-size: 14px; line-height: 20px; margin-bottom: 0cm;">
Senaryo: <b>Sinan Çetin</b></div>
<div style="background-color: #fff2cc; color: #333333; font-family: Verdana, Geneva, sans-serif; font-size: 14px; line-height: 20px; margin-bottom: 0cm;">
Oyuncular: <b>Ayşen Gruda, Ahmet Mekin, Zeynep Beşerler, Uğur Bilgin, Öner Erkan, Asuman Dabak</b></div>
<br />
<br />
Geniş bir pencereden bakarsak hayatın en acı içten gerçeklerini, güzel ve zeki bir senaryo ile hayata bir es verin ve düşünmek için seyredilesi bir film<br />
<br />
Saçma sapan kanunların karşısında memurları tevekkülle dinleyen insanların bürokrasi yüzünden başına gelenleri anlatan kısa bir hikaye ile karşımıza çıkıyor.<br />
<br />
Kanunsuz düzenin daha iyi olacağını savunan filmde...<br />
Kaliforniya'da otel odalarında portakal soymak yasak..<br />
Fransa'da domuzlara Napolyon adını vermek yasak...<br />
Her yasak kendi isyancılarını yaratır.. Yasaklar üzerine gidilen filmde Film çekmek için devletten izin alınması...<br />
<br />
İnsanların başlarına ne takıp takmayacakları, evlerinde hangi dilde konuşacakları ne giyecekleri ne yiyecekleri yasaları ilgi alanlarına neden girdiği neden ilgilendirdiği sorusunu soruyor ve sorguluyor film.<br />
<br />
<br />
<b>"20. yüzyılda devletlerin "yasal kağıt"larıyla öldürülen sivil insan sayısı 268 milyondur." </b><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 16px; text-align: left;">- R.J. Rummel / Death by Government 1997</span><br />
<span style="background-color: white; color: #333333; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 16px; text-align: left;"><br /></span><br />
<span style="background-color: white; color: #333333; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 16px; text-align: left;"><br /></span><br />
<br />
<br />Duranhttp://www.blogger.com/profile/09337359206391447011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8253647183374268921.post-67520814151793555832012-06-21T14:54:00.001+03:002012-06-21T14:54:36.617+03:00Sakkara'nın KumlarıYazar adı : Glenn Meade<br />
<br />
Kitap Adı : Sakkara'nın Kumları<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhXk6ndnrIPjkUxs5XKMcYzUzf5IL65SWOExQ1tXjoEQYKzzb6e1ndF6T8afOGLZVC0Ys034YDYHhfoGwtY5u8BEEXsqlVEiTeDIRO9CpwZHt2BF2H7OztQ-riVZSk-ff0xVwxk4dX4QZ4/s1600/sakkara.jpg" imageanchor="1" style="clear:left; float:left;margin-right:1em; margin-bottom:1em"><img border="0" height="250" width="152" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhXk6ndnrIPjkUxs5XKMcYzUzf5IL65SWOExQ1tXjoEQYKzzb6e1ndF6T8afOGLZVC0Ys034YDYHhfoGwtY5u8BEEXsqlVEiTeDIRO9CpwZHt2BF2H7OztQ-riVZSk-ff0xVwxk4dX4QZ4/s400/sakkara.jpg" /></a><br />
<br />
Glenn Meade'in "Brandenburg" kitabını okuduktan sonra "vay be" demiştim ve yazarın diğer kitaplarını da okumaya başlamıştım. "Kar Kurdu"nu beğenmiş olmama rağmen, klasik "Amerika herkesi döver" kitabı "8. Gün"de hayal kırıklığına uğrayıp bir ara vermiştim.<br />
<br />
Uzun zamandır Sakkara'nın Kumları'nı raflarda görüyordum, hem Glenn Meade yazmış hem de konu Mısır'da geçiyor diye merak ediyordum ve sonunda okudum.<br />
<br />
Günümüzde başlayıp 1940'ların başına kadar giden bir kitap, ve Mısır'da başlayıp, yine Mısır'a dönen. <br />
<br />
Kitabı bir gazetecinin sesinden okuyoruz denebilir, bir ölümün arkasından araştırma yaparken Harry Weawer ile karşılaşması ve yıllar önce denenmiş bir suikast hakkında öğrendikleri kitabın konusunu oluşturuyor. <br />
<br />
1939'da Mısır'da yapılan arkeolojik bir kazıdan sonra yolları ayrılan Harry Weaver, Jack Halder ve Rachel Stern'in, yıllar sonra yine Mısır'da ve bu sefer Roosevelt'i öldürmek/korumak amacıyla buluşmasının öyküsü.<br />
<br />
Kitabın sonu öyle tahmin edilemeyecek bir şey değildi maalesef ve elden bırakılamayacak kadar sürükleyici de değildi ama yine de güzeldi diyebilirim. <br />
<br />
Kitapta dikkatimi çeken konulardan biri Roosevelt ve genel olarak İngilizlerin övülmüş olması ve 16.sayfada görüp bütün kitap boyunca aklımı kurcalayan bir cümle;<br />
<br />
"<b>Ellisine</b> merdiven dayamış olmama rağmen..."<br />
<br />
Birinci tekil şahıstan bahsederken "ellisine" ne kadar doğru olmuş emin olamadım, tabi alternatifi ne olabilir onu da çok kestiremiyorum ama göze batıyor bence.<br />
<br />
<br />
Chako<br />
<br />chakohttp://www.blogger.com/profile/07869071526092836118noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8253647183374268921.post-41879300063660880922012-06-19T16:40:00.001+03:002012-06-20T00:11:32.165+03:00Sisle Gelen YolcuYazar adı : Jean-Christophe Grange<br />
<br />
Kitap adı : Sisle Gelen Yolcu<br />
<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhX_dNn14h5sOuT-se6iEh8_v7tXCP1uYRw-FGX0RLacDfC30vLnz1mHs1zkyhMa1jBCGtjk5ELd7edRFGRyFy7k7maL53ntkwwqSal65MytzVLoBEYTFd7437ZkKNfU6fSiUZ7dKFuT9E/s1600/sisle.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="284" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhX_dNn14h5sOuT-se6iEh8_v7tXCP1uYRw-FGX0RLacDfC30vLnz1mHs1zkyhMa1jBCGtjk5ELd7edRFGRyFy7k7maL53ntkwwqSal65MytzVLoBEYTFd7437ZkKNfU6fSiUZ7dKFuT9E/s400/sisle.jpg" width="178" /></a><br />
<br />
Uzun zamandır Jean-Christophe Grange'in bir kitabını okumamıştım, geçen hafta rafta görünce "nasılsa okurum bir ara" diyerek aldım ve cumartesi gecesi kitaba başladım. 48 saat bile geçmeden kitabın bitmiş olması ne kadar sürükleyici olduğuyla ilgili bir fikir verir sanırım. Özellikle 169.sayfadan sonra kitap resmen akıp gidiyor.<br />
<br />
Kitapta resim var, mitoloji var, psikiyatri var. Bunların yanı sıra da evsizler, uyuşturucu bağımlıları ve elbette cinayetler, bulunamayan katiller var.<br />
<br />
Anais Chatelet babasının geçmişini sırtında bir yük olarak taşıyan genç ve güzel bir başkomserdir ve çocukluğundan beri devam eden bazı psikolojik sorunları vardır. Ama kitapta iç dünyasını daha derinlemesine incelediğimiz insan o değil de psikiyatr Mathias Freire'dir.<br />
<br />
Mathias'ın dışında Victor Janusz, Narcisse, Nono, François Kubiela'nın yaşamlarından bölümler de görüyoruz. Hepsi biribirinden bağımsız görünen, farklı şehirlerde yaşayan bu karakterlerin arasındaki bağ ise ancak kitabın son sayfalarında netleşiyor.<br />
<br />
<br />
"ben gölgeyim.<br />
ben avım. <br />
ben katilim. <br />
ben hedefim.<br />
kurtulmak için tek çarem var: diğerinden kaçmak!<br />
peki ya diğeri de bensem?"<br />
<br />
Kitapların sonlarını genelde tahmin ederim ama bu kitabın sonunu okuyarak öğrendim.<br />
Bakalım siz tahmin edebilecek misiniz?<br />
<br />
<br />
Chakochakohttp://www.blogger.com/profile/07869071526092836118noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-8253647183374268921.post-78210152821679174212012-06-18T01:21:00.001+03:002012-06-19T23:01:44.422+03:00Meyhane - L'AssommoirKitap adı: Meyhane<br />
<br />
Yazar adı: Emile Zola<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhED7mDeWTNKzyEvEHujLB01kel3MIFPGlSEEwvVJFCOrnaVZN7YphPW4PMxE2rdtjjEI4TE3ZMuknhN8pUVAW60IofuGpKWmIh76jrczJ5J69aoDDyDZWmDNfenEFVKf-97-l9WNBuC9I/s1600/meyhane.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhED7mDeWTNKzyEvEHujLB01kel3MIFPGlSEEwvVJFCOrnaVZN7YphPW4PMxE2rdtjjEI4TE3ZMuknhN8pUVAW60IofuGpKWmIh76jrczJ5J69aoDDyDZWmDNfenEFVKf-97-l9WNBuC9I/s400/meyhane.jpg" width="207" /></a><br />
<br />
İlk defa Emile Zola'nın bir kitabını okudum; "Meyhane". Uzun zaman önce aldığım ama bir türlü başlayamadığım bir kitaptı ve başlayınca da bırakamadım. <br />
<br />
Gervaise'in Lantier ile olan ilişkisinin bitişiyle başlayan öyküde ilk olarak çalışkan bir kadının, çalışkan bir annenin çabasını görüyoruz. Sevdiği adam tarafından terk edilen kadının, çocuklarından aldığı güçle kendi yağında kavrularak hayatını sürdürme çabası, Coupeau ile tanışması ve evlenmesi ile iyileşerek devam eder. Mutlu ve çalışkan çiftin çabası, dürüstlükleri ve ahlaki zenginlikleri, Coupeau'un geçirdiği kaza ile birlikte yavaş yavaş kaybolur ve ondan sonra bir ailenin çöküşünü görürüz.<br />
<br />
Kenar bir semtte yaşayan insanların var olma çabasının, ahlaki çöküş ve tembellik ile nasıl da sekteye uğradığının ve engellenemez düşüşünün öyküsü bu kitap. İnsanların kıskançlıklarının diğerlerine verdiği zararı görüyoruz ve destek olması gereken akrabaların verdikleri zararları. Kan bağının kopartılamayışı, dolayısıyla insanı sarıp sarmalayarak dibe çekmesini görüyoruz.<br />
<br />
<br />
Dikkatimi çeken konulardan birisi Gervaise'in oğulları ve onların öyküden çıkarılışı. Daha iyi bir yaşam için gönderilen çocukların, alkol ve tembellik batağına saplanan bir anne tarafından unutulmaları. Genel olarak tüm kitaplarda, filmlerde annelerin çocuklarına olan sevgisinin ve bağının öneminden bahsedilir. Bu kitapta bu bağların nasıl zayıflayarak yok olduğunu da görüyoruz. Sonlara doğru unutulan çocuklardan Etienne'in annesine gönderdiği para kadının hayatını kurtarır, ama kadın yine de düştüğü kara delikten çıkmaya çabalamaz.<br />
<br />
Kitabın arka kapağında Emile Zola kitabını en iyi şekilde özetlemiş aslında; "Bu eyleme dökülmüş bir ahlak dersidir".<br />
<br />
Tavsiye edilir.<br />
<br />
<br />
Chakochakohttp://www.blogger.com/profile/07869071526092836118noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8253647183374268921.post-7743674014360658722012-01-26T13:55:00.000+02:002012-06-20T00:48:48.552+03:00Çalğı Çengi<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div style="text-align: left;">
<div style="text-align: left;">
</div>
<div style="text-align: center;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj7eyFpzLNZ5nTOxAVSFeM3quSfKtjhWCZv67LMynmFSb-Mnc1Xh_ShxJoAQRfI3t6HeRGMXPIqoN23W_bATLi8il1ZTCOX7lTzzP6P_Gwwj_-MJwwIBxRVDkurIS-pJtcjVeoAUwU_AWi1/s1600/%C3%87alg%C4%B1-%C3%87engi.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj7eyFpzLNZ5nTOxAVSFeM3quSfKtjhWCZv67LMynmFSb-Mnc1Xh_ShxJoAQRfI3t6HeRGMXPIqoN23W_bATLi8il1ZTCOX7lTzzP6P_Gwwj_-MJwwIBxRVDkurIS-pJtcjVeoAUwU_AWi1/s320/%C3%87alg%C4%B1-%C3%87engi.jpg" width="224" /></a></div>
Türk filmleri konusunda özellikle de komedi filmleri konusunda ön yargıları olan bir izleyici olarak izlediğim filmin yaklaşımı çok samimi film küfürler içerse bile bunlar yerli yerinde yerleştirilmiş. </div>
</div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
<div style="text-align: left;">
Gülmüyorum kardeşim diyenlerin sorunlarının derinden olduğunu düşündüğüm film. </div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
<div style="text-align: left;">
Ünlü bir şarkıcı olup günde "20.000 TL " kazanabilecek bir sanatçı olmayı hayal eden iki Teyze oğlunun hikayesini anlatmaktadır. Yine bir sünnet dügününde kuliste tanık oldukları bir olay üzerine mafya ile başları belaya giren teyzeoğullarının hikayesi </div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
<div style="text-align: left;">
uzun lafın kısası...</div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
<span style="background-color: #cccccc; font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 18px;">son zamanlarda izlediğim en güzel filmlerden biri.</span><br />
<br />
<div style="text-align: left;">
<br /></div>Duranhttp://www.blogger.com/profile/09337359206391447011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8253647183374268921.post-1621488056002423172011-12-30T23:38:00.000+02:002012-06-19T23:26:36.777+03:00Dedemin İnsanları<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj-ah_uYu4N_33U9DFekbxvP4N0UrgLYl3cbz9C9gQSLHkPHxqbuzGNLSj7D9GEBBld6zcamPHduCnIqqXKF2mRSDFP2-n9efYq9xeRKv3uKXrpDn5vtuPq3GDCeh3oHj0pEcA6QDvoW6GC/s1600/6150939366_f8b0b6b6c3.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj-ah_uYu4N_33U9DFekbxvP4N0UrgLYl3cbz9C9gQSLHkPHxqbuzGNLSj7D9GEBBld6zcamPHduCnIqqXKF2mRSDFP2-n9efYq9xeRKv3uKXrpDn5vtuPq3GDCeh3oHj0pEcA6QDvoW6GC/s320/6150939366_f8b0b6b6c3.jpg" width="222" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
Dedemin İnsanları</div>
<div style="margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: 0cm;">
Akıp giden bir film hayat gibi, göz yaşlarınız gibi...</div>
<div style="margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: 0cm;">
Çağan Usta Bir aşçı özeniyle tuzunuda acısınıda yerli yerinde birleştirmiş...</div>
<div style="margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: 0cm;">
Babam ve Oğlumdan izler taşıyan filmde; yaşayan veya hayatın en büyük gerçeğiyle sanal gerçeklikten sonsuzluğa uğurladığınız dedenizden ve çocuklukluğunuzdan izler taşıyan filmde her kuşağımızın siyasetin içinde mecburen olduğumuz darbeler ve Askeri yönetim en az acıtacak kadar yansıtılmış.</div>
<div style="margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: 0cm;">
Film “Babam ve Oğlum”daki gibi Eğede geçiyor.. Eğe insanın o doğal içten ve dürüst yapısını içimizi ısıtacak bir şekilde yansıtıyor...</div>
<div style="margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: 0cm;">
Karanlıktakiler gibi bu filmdede yine psikolojik problemleri olan bir insanın müthiş oyunculuğuyla karşı karşıyayız.. </div>
<div style="margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: 0cm;">
Hayatın oynadığı oyunlar ve bizim onunla oynadığımız oyunlar sayesinde hepizimiz biraz anormal, “üç şekerli” değilmiyiz...</div>
<div style="margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: 0cm;">
Filmin fazla sivri bölümleride vardı:</div>
<div style="margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: 0cm;">
Hayata en güçlü ve kuvvetli şekilde tutunması gereken o kadar hayatın o kadar mücadeleci yönünü yansıtmasını beklediğimiz “Dedemizin” önce Belediye Başkanı karşısında yitirdiği mücadelesini, hastanede de torununa karşı hastalanmak gibi hatta ölüm gibi en büyük gerçeği yaşlı kadına kefen verirken bilmesine rağmen bitmemesi gereken bir sonla bitirmiştir...Torunumuzun hızla ve ilgisiz bir şekilde ki ani değişimi ve kulakları rahatsız edecek düzeyde olan bir dışses...</div>
<div style="margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: 0cm;">
İzlenmesi ve her karesi yaşanması gereken bir film...</div>
<div style="margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>Duranhttp://www.blogger.com/profile/09337359206391447011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8253647183374268921.post-38480902900332471142011-11-11T22:37:00.003+02:002012-06-20T00:47:04.088+03:00Dans eden dervişler<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjYFcbNe5JeeTlSMuYo_TACj3cfkQF5aVAOC577Zay91FaDI1XruPmPMDjwL0N5EBMntPKMDhlCfPplURykrA7KaZB5mdXiB6Iou-KyzxVT3OTTFckTIWjrz46jv-JZUviFyHqp3X7XJd8/s1600/dans+eden+dervisler.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjYFcbNe5JeeTlSMuYo_TACj3cfkQF5aVAOC577Zay91FaDI1XruPmPMDjwL0N5EBMntPKMDhlCfPplURykrA7KaZB5mdXiB6Iou-KyzxVT3OTTFckTIWjrz46jv-JZUviFyHqp3X7XJd8/s320/dans+eden+dervisler.jpg" width="208" /></span></a><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">1908...Bu kitabı alma sebebim...Evet 1908 yılı...Osmanlıda önemli bir yıl...Çünkü II. Meşrutiyetin ilanı...Biraz başa dönersem...Tabi ki lise tarih kitaplarında öğrendiklerimi hatırlamıyorum...Twitter'da takip ettiğim bir kişi 1908 yılının Osmanlı için özgürlükler anlamında önemli olduğunu yazmıştı...Dediğim gibi bu konuda geçmişten bir bilgi hatırlamıyordum belki de bu anlamda bir şey öğretilmemişti de ondan.</span></div>
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white;"><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Haftada 2-3 gün yaptığım yürüyüş rotamın üzerinde Tansaş bulunmakta...Yukarıdaki bilgiyi içeren tweet'i okuma hadisesi üzerinden çok fazla geçmemişti...Belki aynı gün belki ertesi gün yürüyüşten dönerken Tansaş'a uğradım...Bazen Tansaş, Migros gibi yerlerde ortaya bir kitap sepeti koyarlar...Ucuzlamış ya da zaten ucuza satılan kitaplar olur sepette...Bu kitabı da böyle bir sepette buldum...Kitap naylon ile kaplı olduğundan içini inceleyemedim...Adı ilk anda dikkati mi çekti..."Dans Eden Dervişler"...Kitabın adının altında seyahatname yazısı da ilgimi arttırdı...Arka kapaktaki "1908 hepimizin bildiği gibi Osmanlı için bir devrim değil, Osmanlı'dan Türkiye'ye giden yolların taşlarının döşenmeye başladığı bir tarihtir aynı zamanda" cümlesi "bu kitabı alayım bari bir ara okurum" dememe sebep oldu.</span></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white;"><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Seyahat eden kişi yani Sir Harry Charles Luke 1884 doğmuş, Eton College, Trinity College ve Oxford'da eğitim almış. Uzun süreler Ortadoğudaki İngiliz sömürgelerinde bir çok görevlerde bulunmuş bir kişi.</span></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white;"><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Kitaba dönersem, bölümleri ise şöyle;</span></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white;"><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Dans Eden Dervişler Şehri</span></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Akşehir'in Hocası</span></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Türkiye'de İslam'ın Etkileri</span></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Türk Halifeliği ve Kökenleri</span></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Bir Başvezirin Son Günleri</span></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Kıbrıs'ta Yasama Meclisinin Açılışı</span></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Mucize Yaratıcı Aziz Andrew</span></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Rahipler ve Patrikler Üzerine</span></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Sahte Mesih</span></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Yitirilen Renklilik</span></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white;"><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Kitap kolay okunan içinde o güne ait bilgi kırıntıları olan ama yazarın sadece gördüklerinden ibaret olmayan ve hatta daha çok okuduklarından çıkardığı parçalardan oluşmakta...Tabi daha ne olsun denilebilir ama şunu şöyleyeyim her seyahatname böyle ise ben bu türü sevmedim...Bu kitap beni tatmin etmedi açıkçası...Yazar kendisi mi seyahatname demiş yayıncı mı bu şekilde çıkarmış bilemiyorum.</span></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white;"><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Bölümlere gelince;</span></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white;"><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Dans Eden Dervişler Şehri bölümünde; Konya'dan, Mevlevilikten ve yapılan semahtan bahsediyor. O konuları geçelim ki zaten birçok kaynakta da yeterince bilgi vardır...Burada ilginç iddialar -çünkü başka belge ya da bilgilerle doğrulatmak lazım- var...Yazarın şoförlüğünün yapan Anadolulu Yunan Charalampos adlı kişinin tek kelime Yunanca bilmemesi ve o zamanki Yunan köylerinde bazen kilise hizmetlerinin bile Türkçe yapıldığı iddiası gibi...Ayrıca Konya o yıllarda yani 1908-09 Bursa ile birlikte Türk nüfusun çoğunlukta olduğu iki imparatorluk şehrinden birisiymiş...Bunu ayrıca araştırmak iyi olur.</span></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white;"><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Akşehir'in Hocası'nda Nasreddin Hoca'dan bahsetmiş ve o an için anlatılan fıkraları yazmış.</span></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white;"><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white;"><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Türkiye'de İslam'ın Etkileri bölümününde ayrıntılarına girmeden yazarın ve atıf yaptığı diğer bir kişinin (Elias Habesci) ilginç bir iddiasını yazayım, yazar imparatorluğun başkenti İstanbul'da, üst sınıfların arasında dinsizlik ve duyarsızlığın uzun süredir yaygın olduğunu iddia ediyor...Atıf yaptığı kişi ise, Türklerin kurucularının asıl kurumlarından uzaklaştıkları iddiasında.</span></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white;"><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Türk Halifeliği ve Kökenleri; bu bölümdeki yazdığı bilgiler özellikle araştırılmalı ve onaylanmalı...Seyahatname böyle mi olur derken aslında bu bölüm dikkatimi çekmişti...Yazar İslam tarihini 15 sayfada anlatırken kendi seyahat zamanındaki durumu da son iki sayfada değiniyor...Ancak tabi ki bunların hepsi çok ufak bilgi kırıntıları.</span></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white;"><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Bir Başvezirin Son Günleri; bu bölümde Kıbrıslı Mehmet Kamil Paşa'dan bahsediyor...Kendisi uzun süre başvezirlik yapmış...Ama kitaptaki bu bölüm hayli problemli çünkü verdiği tarihler kendi kendine çelişiyor...Yani pek Kıbrıslı Mehmet Kamil Paşa buradan öğrenilmez gibi.</span></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white;"><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Kıbrıs'ta Yasama Meclisinin Açılışı; bu başlık içeriği tamamen doğru anlatıyor...Bir bilgi vermek gerekirse üye sayısı 18...6'sı atamayla gelen İngiliz üye, 3'ü Türkler tarafından seçilmiş Türk üye, 9'u Yunan-Hıristiyan nüfus tarafından seçilmiş Yunan-Hıristiyan.</span></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white;"><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Mucize Yaratıcı Aziz Andrew; Kıbrıs'ta söylenen konuşulan yazılan bir hikayenin anlatıldığı bölüm.</span></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white;"><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Rahipler ve Patrikler Üzerine; İstanbul piskoposları ile ilgili bir bölüm.</span></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white;"><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Sahte Mesih; İzmir'li bir yahudi olan ve yahudilere hitap eden Sabatay Sevi'nin kendisini 1666'da Mesih ilan etmesi ve sonrasında yaşananlar ile ilgili bir bölüm.</span></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white;"><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Yitirilen Renklilik; Bu bölümde Yazar 1912'de İngiltere'de basılan bir kitaptan bahsediyor ve diyor ki, "kitap, resmi anlatımlardaki canlılığın çürümesi üzerine melankolik bir yorum."</span></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white;"><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Başa bir kez daha dönersem,</span></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white;"><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Kitabın arka kapağında okuduğum;</span></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white;"><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /></span><br />
<span class="Apple-style-span"><span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">"1908 hepimizin bildiği gibi Osmanlı için bir devrim değil, Osmanlı'dan Türkiye'ye giden yolların taşlarının döşenmeye başladığı bir tarihtir aynı zamanda" cümlesi benim kitaptan beklentimi şekillendirdi ve bu beklenti karşılanmayınca da benim için hayal kırıklığı oldu.</span></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white;"><br style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;" /></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Not: Ogier Ghislain de Busbecq'in "Türk Mektupları" kitabı da bende ki baskıda seyahatname olarak adlandırılmasa bile, bir yabancının Osmanlı'dan 1555-1560 arası yazdığı 3 mektup ve Viyana'ya döndükten sonra yazdığı 1 mektuptan oluşmuş seyahatnamedir....Mektubun muhatabı kendisi gibi diplomat olan Nicholas Michault'tur.</span><br />
<div style="text-align: center;">
<br /></div>Duranhttp://www.blogger.com/profile/09337359206391447011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8253647183374268921.post-63166015564670620522011-09-03T19:55:00.001+03:002012-06-20T00:46:22.603+03:00The Kid<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/_uHzqSUgx5Jg/S7clOHeLgQI/AAAAAAAAABg/YWel_07rJ04/s1600/Chaplin_The_Kid.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="200" src="http://1.bp.blogspot.com/_uHzqSUgx5Jg/S7clOHeLgQI/AAAAAAAAABg/YWel_07rJ04/s200/Chaplin_The_Kid.jpg" width="163" /></a></div>
<div style="text-align: left;">
</div>
<div style="text-align: left;">
Jackie Coogan'ın sergilediği mütiş oyuncusuyla göz dolduran </div>
<div style="text-align: left;">
Charles Chaplin zekasının seyirciyle paylaştığı 1921 yapımı her karesinde tarih ve chaplinin sefaleti ve sevimliliği yan yana geldiği eşsiz yapım...</div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
<div style="text-align: left;">
Filmi izlediğimizde Türk filmlerinde defalarca kullanılan sahneler olduğunu fark edeceksiniz.</div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
<div style="text-align: left;">
Film hem sessiz hem siyah beyaz hemde 80 sene önce yapılmış ama hala akıcı hala komik hala güzel...</div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
<div style="text-align: left;">
Yormadan kendinizi, verin 53 dakikanızı 69 numaralı kapının içine girin kapının önünde yaşayın ki yaşamın size mutluluk ve huzurla doldurduğunu göreceksiniz.</div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
<div style="text-align: left;">
iyi seyirler..</div>Duranhttp://www.blogger.com/profile/09337359206391447011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8253647183374268921.post-68452135572048332612011-09-01T23:14:00.003+03:002012-06-20T00:43:50.801+03:00Rio<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
<div style="text-align: left;">
</div>
<div style="text-align: left;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhOdLL_07Q1kVdwjqN5XANMaKFXsL7MqqOldjys_7dg93uhSZq-MENM-L893onyQ7YO-DQwRenPjMg42rC9BA2DrNWM0W0eyhwSxexFm9WozBAz3CKVhekxSkPtwEWxucPELGFka9HgAMpT/s1600/rio_2011.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhOdLL_07Q1kVdwjqN5XANMaKFXsL7MqqOldjys_7dg93uhSZq-MENM-L893onyQ7YO-DQwRenPjMg42rC9BA2DrNWM0W0eyhwSxexFm9WozBAz3CKVhekxSkPtwEWxucPELGFka9HgAMpT/s320/rio_2011.jpg" width="215" /></a></div>
Blu isimli papağının macerasını anlatan film, Blu The social network'un (facebook) başrol oyuncusu Jesse Eisenberg tarafından seslendiriliyor.</div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
<div style="text-align: left;">
filmin konusu kiwi isimli animasyonu hatırlattı uçamayan kuş konusu işlenmiş (<a href="http://www.youtube.com/watch?v=sdUUx5FdySs&ob=av3n">http://www.youtube.com/watch?v=sdUUx5FdySs&ob=av3n</a>). oldukça eğlenceli animasyonda zamanın nasıl aktığını bilemeyeceksiniz içiniz kıpır kıpır olacak müziklerde eğlencenize eğlence katacak şekilde seçilmiş.</div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
<div style="text-align: left;">
samba biraz sıkabilir benim gibi uzun süre aynı şeyin etkisinde kalmaktan hoşlanmıyorsanız.</div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
<div style="text-align: left;">
film imdb'den 7.1 puan almış filmin olumsuz yönü olarak çok yaratıcı bir konusu olmaması.</div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
<div style="text-align: left;">
eğlenceli vakit geçirmek için seyredilesi bir film.</div>Duranhttp://www.blogger.com/profile/09337359206391447011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8253647183374268921.post-27560191873143740122011-08-13T23:26:00.003+03:002012-06-20T00:42:14.248+03:00Arafat'ta Bir Çocuk<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjFFDDBbf3TGSzw6V3g_Q3KdF85MVyNHJXFSXcItr9kXTZvhGIUmyuCb10qi1OuLvbfyG95Zebhm2b3vQJB6M338YfcIH47p0-3FCW1BggypBOcpmiyVpxZMAmD734XV5h6Er65_ECf44M/s1600/arafat.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="249" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjFFDDBbf3TGSzw6V3g_Q3KdF85MVyNHJXFSXcItr9kXTZvhGIUmyuCb10qi1OuLvbfyG95Zebhm2b3vQJB6M338YfcIH47p0-3FCW1BggypBOcpmiyVpxZMAmD734XV5h6Er65_ECf44M/s400/arafat.jpg" width="160" /></a></div>
<br />
<br />
Kitap adı: Arafat'ta Bir Çocuk<br />
<br />
Yazar adı: Zülfü Livaneli<br />
<br />
<br />
Zülfü Livaneli ve yazarlığı hakkındaki fikirlerimden daha önce de bahsetmiştim, beğenirim kendisini. Geçen yıldı sanırım, "aaa zülfü Livaneli'nin öyküleri, arada sırada birer tane okurum" diyerek almıştım Arafat'ta Bir Çocuk kitabını. Ama ilk birkaç öyküden sonrasını okumamıştım, ta ki bugüne kadar.<br />
<br />
Bu sabah Mülksüzler adlı kitabı (yeniden) okurken aklıma geldi ve bir öykü daha okuyayım diye başladım. Ve tüm kitap bitti.<br />
<br />
Bahsettiğim gibi öykü kitabı, bu sebeple burada özetlerini yazmak istemiyorum. Ama şunu belirtmek isterim ki, öykülerde genel olarak bir melankoli, keder, yalnızlık var. Dışarıda bulutlu, kapalı bir hava varmış duygusu doldu içime okurken.<br />
<br />
Zaten öyküler genel olarak mutsuz, hayal kırıklığına uğramış, aldanmış insanlara ilişkin.<br />
<br />
Tavsiye eder miyim? Evet, sonuçta Zülfü Livaneli.<br />
<br />
<br />
<br />
Chako<br />
<br />chakohttp://www.blogger.com/profile/07869071526092836118noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8253647183374268921.post-43631046215623630632011-08-06T19:16:00.003+03:002012-06-20T00:41:05.065+03:00Bilimin Öncüleri<a href="http://1.bp.blogspot.com/-rl99LyT9r1g/Tj1pA8JukgI/AAAAAAAAABk/GigHKUrCbVo/s1600/bilimin%2B%25C3%25B6nculeri.jpg" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5637777773405573634" src="http://1.bp.blogspot.com/-rl99LyT9r1g/Tj1pA8JukgI/AAAAAAAAABk/GigHKUrCbVo/s320/bilimin%2B%25C3%25B6nculeri.jpg" style="cursor: hand; cursor: pointer; float: left; height: 272px; margin: 0 10px 10px 0; width: 164px;" /></a><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"></span></span><br />
<div>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></span></span></span></div>
<div>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></span></span></span></div>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Kitabın bendeki baskısı Tübitak yayınlarından çıkan 3. basım (Mart 1995)...Hatırlıyorum da o zamanlar Tübitak "Tübitak Popüler Bilim Kitapları" dizisine başladığında heyecanlanmıştım...Sanırım başkaları da heyecanlanmış olacak ki "Bilimin Öncüleri" ilk baskısı Ocak 1995'te 2500 adet yapılmasının sonrasında aynı yılın Mart ayında iki kez daha aynı adette baskı yaparak üç ayda 7500 rakamına ulaşmış..."Bilimin Öncüleri" "Tübitak Popüler Bilim Kitapları" dizisinin 9. kitabı...Serinin ilk kitabı "Hayatın Kökleri"'ydi...Bu arada bilgimi kontrol etmek için internete baktığımda Tübitak'ın resmi sitesinde bir rakam gördüm yazmadan edemeyeceğim...Popüler bilim kitaplarının yayınına 1993 yılında başlanmış, kitap sayısı 356'ya ve şimdi dikkat lütfen baskı sayısı 11.500.000'e ulaşmış...Sevindim yahu...Güzel rakamlar bunlar...Tübitak'ın gerek "Bilim ve Teknik" dergisi ile gerek bu serisiyle Türkiye'ye çok olumlu etkileri olduğuna inanıyorum...Bu arada fark ettim ki daha kitabın içeriğine girememişim :))</span><br /><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span><br /><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Gelelim kitaba...Kitap Cemal Yıldırım tarafından kaleme alınmış...Sanırım artık başka yayınevlerinden basılıyor...Tübitak baskısı üç bölümden oluşmakta;</span><br /><br /><ul style="line-height: 1.4; margin-bottom: 0.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.5em; padding-bottom: 0px; padding-left: 2.5em; padding-right: 2.5em; padding-top: 0px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Giriş</span></li>
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Bilimsel Düşünce Yöntemi</span></li>
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Bilimin Öncüleri</span></li>
</ul>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Giriş bölümünde; Bilim nedir? Ne değildir? ve Bilim Tarihine Kısa Bir Bakış Başlıklı iki kısa alt bölüm var.</span><br /><br /><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Bilimsel Düşünce Yöntemi bölümü de; Bilim Etkinliğinin Niteliği, Bilimsel Yöntem, Bilimsel Buluşta Yöntem Yok mu?, Hipotez Gözlem İlişkisi ve Bilimsel Kuram: Yapı ve İşlevi diye beş alt başlıktan oluşmakta.</span><br /><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span><br /><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Bilimin Öncüler bölümü ise; -ki kitaba adını vermiştir- 47. sayfadan itibaren başlayıp sona yani 218. sayfaya kadar süren ana bölümdür...Bu bölümde 26 bilim insanı hakkında en kısası 5 sayfa en uzunu 11 sayfa olan kısa kısa bilgiler ilginç ayrıntılar verilmiş...Kitabın bu özelliği her an her yerde okunur hale gelmesini sağlıyor...Bu arada kitap cep boyutunda.</span><br /><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span><br /><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Kitabı anlatmaya başlayınca tamamını yazma eğiliminde olduğumun farkındayım :)) Bu sorunu çözmem lazım bir ara!</span><br /><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span><br /><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Şimdi 26 bilim insanını tek tek yazacağım...Çoğu zaten tanınan isimler özellikle çok tanınmadıklarını düşündüklerimin yanına kitaptan bir iki cümle yazacağım...Bu şekilde de yazımı tamamlayayım...Ama unutmayın yazmadığım çok ilginç şeylerde olacak.</span><br /><br /><ul style="line-height: 1.4; margin-bottom: 0.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.5em; padding-bottom: 0px; padding-left: 2.5em; padding-right: 2.5em; padding-top: 0px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Archimedes (Arşimet) (M.Ö. 287-212)</span></li>
</ul>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Kralın tacının saf altın olup olmadığının Arşimet tarafından tespiti ile ilgili hikayeyi bilmeyenler buradan öğrenebilir...Haa haa merak edin.</span><br /><br /><ul style="line-height: 1.4; margin-bottom: 0.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.5em; padding-bottom: 0px; padding-left: 2.5em; padding-right: 2.5em; padding-top: 0px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Öklid (Eukleides) </span></li>
</ul>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Hani şu geometrici adam.</span><br /><br /><ul style="line-height: 1.4; margin-bottom: 0.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.5em; padding-bottom: 0px; padding-left: 2.5em; padding-right: 2.5em; padding-top: 0px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Eratosthenes (M.Ö. 273-192)</span></li>
</ul>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Döneminin Arşimet'ten sonra en büyük öncüsü, İskenderiye büyük kütüphanesinin yöneticisi, arzın küresel olduğunu iddia eden ve dünyanın güneşe uzaklığını 92 milyon mil olarak hesaplayan (gerçekte 93 milyon) bir tip.</span><br /><br /><ul style="line-height: 1.4; margin-bottom: 0.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.5em; padding-bottom: 0px; padding-left: 2.5em; padding-right: 2.5em; padding-top: 0px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Leonardo da Vinci (1452-1519)</span></li>
</ul>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Yukarıdaki iki kişi arasındaki tarihi uçurum dikkatinizi çekmiş olabilir ya da olmalı...İşte bu arada (tamamında olmasa da) kimler daha etkin ya da gelişme kaydetmiş tahmin edin...Araplar...Bununla ilgili de yine ilerideki yazılarımda (Tübitak kitaplarımı kurcaladığımda yazılar buldum) bahsedeceğim inşallah...Avrupa'nın adeta unuttuğu Yunan klasiklerini, felsefecilerini Araplar ve Arapça üzerinden tekrar keşfetmiş...Bunu diyen kişi şöyle de bir ekleme yapmış Yunanca bilmek Aristoteles'in Fizik'ini çevirebilmek için yeterli değildi...Ayrıca onu anlayacak düzeyde felsefeyle de ilgili olmak gerekirdi...Sanırım bir dönem Avrupa Felsefeden - düşünceden - hayli uzaklaşmış ki Ortaçağ karanlığına düşmüş...Ulan konuya bir parantez açıyorum olay uzuyor da uzuyor...Sanırım ben bu işi beceremeyeceğim.</span><br /><br /><ul style="line-height: 1.4; margin-bottom: 0.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.5em; padding-bottom: 0px; padding-left: 2.5em; padding-right: 2.5em; padding-top: 0px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Nicolaus Copernicus (Kopernik) (1473-1543)</span></li>
</ul>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Dünya merkezli sistemden Güneş merkezli sisteme geçiş desem...Bak yaa birde kafam nereye takıldı...Kopernik astronomi, matematik, hukuk ve tıp dallarında 6 yıl süren bir üniversite öğrenimi geçirmiş...Buradan çok güzel büyük bilimsel gelişmeler ve farklı ilgi alanlarına sahip olma üzerine yazı çıkar...Herkesin uzmanlaşması belki de bugünlerdeki en önemli problemdir de haberimiz yoktur...Bence üniversitelerde bunu düşünmeli!</span><br /><br /><ul style="line-height: 1.4; margin-bottom: 0.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.5em; padding-bottom: 0px; padding-left: 2.5em; padding-right: 2.5em; padding-top: 0px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Francis Bacon (1561-1626)</span></li>
</ul>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Bilimin yeri ve önemi.</span><ul style="line-height: 1.4; margin-bottom: 0.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.5em; padding-bottom: 0px; padding-left: 2.5em; padding-right: 2.5em; padding-top: 0px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Galileo Galilei (1564-1642)</span></li>
</ul>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Eee yani herkes tanıyordur herhalde bu amcayı...Bir şey yazmayacaktım ama dayanamıyorum...Şu isimlere bakın...Kitaptan, "Rönesans'ın büyük sanatçısı Michelangelo'nun öldüğü yıl dünyaya gelen, Newton'un doğduğu yıl dünyadan ayrılan Galileo, Francis Bacon, Descartes, Kepler ve Shakespeare gibi ünlülerle çağdaştı." Birde Galileo evreni kitaba benzetmiş ve bu kitabın dilinin de matematik olduğunu söylemiş kişidir...Kendisinin "İki Dünya Sistemi Hakkında Diyalog" kitabı bende var...Ama daha okuyamadım...Tuğla kitap kategorisindedir...Salviati...Simplicio...Sagredo!</span><br /><br /><ul style="line-height: 1.4; margin-bottom: 0.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.5em; padding-bottom: 0px; padding-left: 2.5em; padding-right: 2.5em; padding-top: 0px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Johannes Kepler (1571-1630)</span></li>
</ul>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Kendisinden bir cümle, "Sadece Mars'ın yörüngesini belirlemem beş yılımı aldı."</span><br /><br /><ul style="line-height: 1.4; margin-bottom: 0.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.5em; padding-bottom: 0px; padding-left: 2.5em; padding-right: 2.5em; padding-top: 0px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">William Harvey (1578-1657)</span></li>
</ul>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Kitaptan, "Astronomide Kopernik'in, fizikte Galileo'nun başlattığı devrimci atılımı tıpta Harvey gerçekleştirir." Ben kan dolaşımı diyeyim yetsin.</span><br /><br /><ul style="line-height: 1.4; margin-bottom: 0.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.5em; padding-bottom: 0px; padding-left: 2.5em; padding-right: 2.5em; padding-top: 0px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Robert Boyle (1627-1691)</span></li>
</ul>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Küçük yaşta Latince, Yunanca ve Fransızcayı öğrenmiş zaten İngilizce var etti mi 4 ekle yanına bir 0...40 MHP'nin 40. yılı hadi dağılın...Bu arada pozitif ve negatif elektrik yüklerini keşfetmiş, kimya "Boyle Yasası" falan...</span><br /><br /><ul style="line-height: 1.4; margin-bottom: 0.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.5em; padding-bottom: 0px; padding-left: 2.5em; padding-right: 2.5em; padding-top: 0px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Christiaan Huygens (1629-1695)</span></li>
</ul>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Geçimini gözlük camı yaparak sağlayan filozof Spinoza ile işbirliği sonucu daha iyi bir teleskop, saat yapımı, sonra saattin dünya ile ilişkisinden yola çıkarak ekvatordaki şişkinliğin hesaplanabileceği gerçeği, ışığın dalga kuramının öncüsüdür parçacık kuramını ise Newton temsil eder tarih boyunca da bilim insanları iki kuram lehinde de görüşler ileri sürmüşler...Zaman zaman bir görüş öne çıkmış zaman zaman diğer görüş ama geldiğimiz noktada ışık hala gizemini koruyor...Önemli bir konu.</span><br /><br /><ul style="line-height: 1.4; margin-bottom: 0.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.5em; padding-bottom: 0px; padding-left: 2.5em; padding-right: 2.5em; padding-top: 0px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Sir Isaac Newton (1642-1727)</span></li>
</ul>
<span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Philosophia Naturalis Principia Mathematica - Doğa Felsefesinin Matematiksel İlkeleri en güzel kitap isimlerinden birisidir bence...Kendisi hakkında daha fazla yorum yapmak istemiyorum.</span></span><br /><br /><div>
<ul style="line-height: 1.4; margin-bottom: 0.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.5em; padding-bottom: 0px; padding-left: 2.5em; padding-right: 2.5em; padding-top: 0px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Antoine Laurent Lavoisier (1743-1794) </span></span></li>
</ul>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;">1789 Fransız İhtilalının getirdiği terörün kurbanı bilim insanı, modern kimyanın temelini atan kişi...İki suçlama nedeniyle yargıç karşısına çıkmış...Devrim karşıtı aristokrasi ile ilişkisi ve vergi toplamada usulsuzluk...Yargıç ölüm cezası vermiş...Bilim çevreleri aman efendim yapmayın manyak mısınız bu adam büyük bir bilim adamıdır demişler...Yargıçın cevap, "Cumhuriyet'in bilginlere ihtiyacı yoktur!"</span></span></div>
<div>
<ul style="line-height: 1.4; margin-bottom: 0.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.5em; padding-bottom: 0px; padding-left: 2.5em; padding-right: 2.5em; padding-top: 0px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; line-height: 19px;">John Dalton (1766-1844)</span></li>
</ul>
</div>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Modern atom teorisi, on iki yaşında kendi okulunu açıp 15 yıl ders veren insan, kendisi renk körüymüş zamanının bir bölümünü de buna ayırmış...Tıp dilinde renk körlüğü = daltonizm.</span><br /><br /><ul style="line-height: 1.4; margin-bottom: 0.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.5em; padding-bottom: 0px; padding-left: 2.5em; padding-right: 2.5em; padding-top: 0px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Michael Faraday (1791-1867)</span></li>
</ul>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Amper, elektrot, anot, katot, elektrolit, iyon vb...Bir noel sabahı karısını Kraliyet Enstitüsüne götürür ve sürpriz bir hediye verir...Elektrik akımıyla sürekli bir mekanik devinim sağlayan basit bir düzenek...Yani elektrik motorunun ilk örneği :)) Aferin Faraday...Allah tan bu hediye çok popüler olmamış.</span><br /><br /><ul style="line-height: 1.4; margin-bottom: 0.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.5em; padding-bottom: 0px; padding-left: 2.5em; padding-right: 2.5em; padding-top: 0px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Charles Darwin (1809-1882)</span></li>
</ul>
<ul style="line-height: 1.4; margin-bottom: 0.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.5em; padding-bottom: 0px; padding-left: 2.5em; padding-right: 2.5em; padding-top: 0px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Johann Gregor Mendel (1822-1884)</span></li>
</ul>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Keşiş...Bezelye...Genetik biliminin kurucusu.</span><br /><br /><ul style="line-height: 1.4; margin-bottom: 0.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.5em; padding-bottom: 0px; padding-left: 2.5em; padding-right: 2.5em; padding-top: 0px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Louis Pasteur (1822-1895)</span></li>
</ul>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Pastorizasyon...Kuduz aşısı...Fermantasyon.</span><br /><br /><ul style="line-height: 1.4; margin-bottom: 0.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.5em; padding-bottom: 0px; padding-left: 2.5em; padding-right: 2.5em; padding-top: 0px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">James Clerk Maxwell (1831-1879)</span></li>
</ul>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">14 yaşında Edinburg Kraliyet Akademisinden ödül...Radyo, radar, televizyon vb icatlara yol açan elektromanyetik ve ışık alanlarındaki devrimsel atılımlar, renk bileşenleri, Saturn halkaları...</span><br /><br /><ul style="line-height: 1.4; margin-bottom: 0.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.5em; padding-bottom: 0px; padding-left: 2.5em; padding-right: 2.5em; padding-top: 0px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Ivan Pavlov (1849-1936)</span></li>
</ul>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Sindirim sistemi üzerine çalışma ile Nobel.</span><br /><br /><ul style="line-height: 1.4; margin-bottom: 0.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.5em; padding-bottom: 0px; padding-left: 2.5em; padding-right: 2.5em; padding-top: 0px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Marie Curie (1867-1934)</span></li>
</ul>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Tüm zamanların en büyük kadın bilim insanı...İki kez Nobel...Al bi kırık daha...Matematik, fizik, kimya, astronomi, müzik ve şiir dersleri al...Mezun ol...Sonra fizik master derecesi sınavında birinci ol...Bir yıl sonra matematik master çalışmasına başla...Sonra ilerleyen yıllarda Polonyum'u Radyum'u bul...Arada 2 çocuk yap...Oooooo!</span><br /><br /><ul style="line-height: 1.4; margin-bottom: 0.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.5em; padding-bottom: 0px; padding-left: 2.5em; padding-right: 2.5em; padding-top: 0px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Max Planck (1858-1947)</span></li>
</ul>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Enerji ve radyasyon üzerine çalışma...Kuvantum teorisinin temelleri...Uzmanlık alanı termodinamik teori...Tek oğlu 1944'te Hitler'e suikast girişimi ile suçlanmış, Naziler Nazizme inanç ve bağlılık duyurusunu imzalaması karşılığında oğlunu idam etmeyeceklerini söylemişler....Planck imzalamamış.</span><br /><br /><ul style="line-height: 1.4; margin-bottom: 0.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.5em; padding-bottom: 0px; padding-left: 2.5em; padding-right: 2.5em; padding-top: 0px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Ernest Rutherford (1871-1937)</span></li>
</ul>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Radyoaktivite...Nobel'li bir zat.</span><br /><br /><ul style="line-height: 1.4; margin-bottom: 0.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.5em; padding-bottom: 0px; padding-left: 2.5em; padding-right: 2.5em; padding-top: 0px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Albert Einstein (1879-1959)</span></li>
</ul>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Sustum.</span><br /><br /><ul style="line-height: 1.4; margin-bottom: 0.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.5em; padding-bottom: 0px; padding-left: 2.5em; padding-right: 2.5em; padding-top: 0px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Niels Bohr (1885-1962)</span></li>
</ul>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Nobel'li bir Fizikçi...Bir tartışmada şöyle demiş: "Bu teorinin çılgınca bir şey olduğunu biliyoruz. Ama ayrıldığımız nokta, teorinin, doğru olması için yeterince çılgınca olup olmadığıdır."</span><br /><br /><ul style="line-height: 1.4; margin-bottom: 0.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.5em; padding-bottom: 0px; padding-left: 2.5em; padding-right: 2.5em; padding-top: 0px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-indent: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Werner Heisenberg (1901-1976)</span></li>
</ul>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Bir başka Nobel ödüllü fizikçi.</span></span>salviatihttp://www.blogger.com/profile/08998488284291246809noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8253647183374268921.post-44955050620422359032011-08-05T21:02:00.002+03:002012-06-20T00:40:19.287+03:00Senatör<a href="http://4.bp.blogspot.com/-uf5nCfydWio/TjwwpudvnUI/AAAAAAAAABc/yPXn96jAHbo/s1600/484082snt_B.jpg" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5637434326966574402" src="http://4.bp.blogspot.com/-uf5nCfydWio/TjwwpudvnUI/AAAAAAAAABc/yPXn96jAHbo/s320/484082snt_B.jpg" style="cursor: hand; cursor: pointer; float: left; height: 300px; margin: 0 10px 10px 0; width: 200px;" /></a><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 18px;"></span></span><br />
<div>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 18px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 18px;"><br /></span></span></span></span></div>
<div>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 18px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 18px;"><br /></span></span></span></span></div>
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 18px;">Kamran İnan</span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 18px;">'ın 1973-79 arasındaki siyasi olayları ve Türkiye'nin içinde bulunduğu durumu anlattığı kitap...Kamran İnan 1973-1979 Bitlis senatörü, cumhuriyet senatosu dışişleri komisyonu başkanı, Türkiye-AET karma parlamento komisyonu başkanı ve 1977-1979 enerji ve tabii kaynaklar bakanıdır...Kitapta dönemin partilerini (CHP, MSP, MHP ve AP - kendi partisidir fakat en çok eleştirdiği partidir) özellikle AP liderini yani</span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 18px;"> Süleyman Demirel</span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 18px;">'i ve CHP lideri yani</span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 18px;"> Bülent Ecevit</span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 18px;">'i yoğun bir şekilde eleştirmiş, iki liderin sadece kişisel hırsla, iktidar olma ya da iktidarda kalma isteğiyle çalıştıkları, memleket için bir şey yapmadıkları hatta iki büyük partinin ve liderlerinin sürtüşmesinden Türkiye'nin kaybettikleri olduğunu örneklerle anlatmıştır.</span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 18px;"><br /></span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 18px;"><br /></span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 18px;">Ayrıca Demirel ile girdiği genel başkanlık mücadelesi sürecinde Demirel'in parti içi oyunlarla kendisini engellediğini söylemektedir.</span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 18px;"><br /></span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 18px;"><br /></span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 18px;">İçinde, yurt dışı temaslarda bazı milletvekillerinin toplantılar yerine alışverişe gittiği gibi ayrıntılarda var...Tabi o dönem Türkiye'de bazı ürünler bulunmamaktadır, Avrupa ile farklar daha büyüktür ama milletvekillerinin toplantıları bırakıp çarşıya çıkmaları için ancak komik bir gerekçe olabilir...Ne adamlar yaaa...Çok istiyorsan bir gün önce git ya da bir gün geç dön...Toplantına katıl dimi!...Bu tarzda bir çok örnek bulunmakta, insan okuyunca ee Türkiye'nin o hallerde olması normal diye düşünüyor.</span><br /><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 18px;"><br /></span><br /><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 18px;">Belki biraz daha siyasi olaylardan ayrıntılar verebilirdim ancak kitabı okuyalı esasen bayağı oldu, bende olan bir kitapta değil tekrar kurcalayarak bir şeyler yazayım...Kütüphaneden alıp okumuştum...Bence siyasete ve siyaset tarihine meraklı kişiler için güzel bir kitap.</span></span>salviatihttp://www.blogger.com/profile/08998488284291246809noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8253647183374268921.post-68611179435895128742011-07-24T23:38:00.004+03:002012-06-20T00:38:55.918+03:00Sokrates'in Savunması<a href="http://1.bp.blogspot.com/-t0O1QI76VD8/TiyDP3OvCrI/AAAAAAAAABU/ZQl19cz7qrw/s1600/sokrates%2Bin%2Bsavunmasi.jpg" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5633021542480677554" src="http://1.bp.blogspot.com/-t0O1QI76VD8/TiyDP3OvCrI/AAAAAAAAABU/ZQl19cz7qrw/s320/sokrates%2Bin%2Bsavunmasi.jpg" style="cursor: hand; cursor: pointer; float: left; height: 320px; margin: 0 10px 10px 0; width: 237px;" /></a><br />
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<br /></div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<br /></div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
İlk önce kitabın bendeki baskısından söz edeyim...Kitap Remzi Kitabevi'nin Yunan ve Latin Klasikleri serisinin 7. kitabı...Birinci baskısı 1979 yılında yapılmış, elimdeki baskı ise Mart, 2002'deki sekizinci baskı...Çevirmeni ise Teoman Aktürel.</div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<br /></div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
Kitap cep boyutunda tamamı 63 sayfa ancak esas kısım 9. sayfadan başlıyor yani "Savunma" gerçekte 54 sayfa ve çok rahat bir şekilde en fazla 1.5 saatte okunabilecek bir yazı...Bunları sizde okuyun diye yazıyorum, teşvik ama primi değil :))</div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<br /></div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
Kitaba geçmeden önce 1-2 bilgi kırıntısını da yazmak fena olmaz...Sokrates (<span class="Apple-style-span" style="font-size: 13px; line-height: 19px;"> M.Ö 470 - M.Ö 399)</span> kendisi yazılı bir eser bırakmamışken onun (öğrencileri demek çok doğru olmayabilir) sürekli takipçilerinden, dinleyicilerinden bazıları tarafından diyalogları yazıya dökülmüştür...Bu kitaplaşmış diyaloğun ise yazıcısı Platon (M.Ö 427 - M.Ö 347) (Eflatun)'dur....Sokrates'in Savunmasını bir de Ksenofon (M.Ö 430 - M.Ö 355) (Xenophon)<span class="Apple-style-span" style="font-weight: bold; line-height: 19px;"> </span>yazılı hale getirmiştir, belki başka dinleyicilerde bir şeyler karalamıştır kim bilir!</div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<br /></div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
Kitabın başında çevirmenin "Sokrates'in Savunması Üzerine" başlıklı 3 sayfalık bir yazısı var ki, oradan Ksenofon'ın yazdığı Sokrates'in Savunması'nın öncesi, sonrası, tartışılan pozisyonları da içine aldığını tahmin edebiliyoruz...Bu savunmadan bir diyalogda aktarılmış;</div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<br /></div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
"Kendisini savunmayı düşünmeyen Sokrates'e şaşan gönüldaşı Hermogenes'i "Bütün yaşamın boyunca yaptığım başka bir şey miydi?" diye yanıtladı. Anlamadım, nasıl? "Hiç bir haksızlık etmeden yaşamak".</div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<br /></div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
Hee al cevabı otur Hermogenes efendi :))</div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<br /></div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
Yine aynı bölümden Sokrates'in iki kez yazılı savunma yapmak için denemelerde bulunduğunu ama kutsal belirtinin onu alıkoyduğunu öğreniyoruz...Sonrasında Sokrates sözlü savunma yapmıştır.</div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<br /></div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
Kitaptan öğrendiğimiz bilgiler ise Sokrates'in yargılama sırasında 70-71 yaşında olduğu ve Atina'da yargılamaların geleneksel olarak 1 günde tamamlandığıdır...Tabi bir de suçluluk kararının 500 ya da 501 oy içerisinde 60 oy fazlalıkla alındığıdır...Bu demek oluyor ki ufak bir matematik hesabıyla karar, toplam oy sayısını 500 kabul edersek, 280 suçlu ya karşı 220 suçsuz oy ile alınmış.</div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<br /></div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
Kitaba geçsek mi artık, :))</div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<br /></div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
Şöyle başlayalım suçlayıcılar;</div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<br /></div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
Sokrates'in deyimiyle,</div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<br /></div>
<ul style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium;">
<li>Meletos ozanların </li>
<li>Anytos el işçileri ile siyasal adamların</li>
<li>Lykon söylevcilerin, </li>
</ul>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium;">
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
hınçlarını dile getirerek bu kara çalmaları yapan kişiler.</div>
</div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium;">
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<br /></div>
</div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium;">
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
Suça gelince,</div>
</div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium;">
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<br /></div>
</div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium;">
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
Çevirmen ön yazısında suçu, "devletin tanrılarını tanımamakla, ortaya yeni kutsal yaratıklar atmakla, gençliği baştan çıkarıp, doğru yoldan ayırmak" olarak belirtiyor.</div>
</div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium;">
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<br /></div>
</div>
<div style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: medium;">
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
Sokrates ise savunmasının bir yerinde suçlamanın "yeraltında, gökyüzünde olup bitenleri araştırıyor, açıkça; eğriyi doğru diye gösteriyor, başkalarına da kendisi gibi olmalarını öğretiyor." olduğunu birazda dalga geçercesine ya da suçlamanın saçmalığına dikkat çekmek adına dile getirmiş...Dalga geçtiği hissine ben kapıldım en azından.</div>
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
Eveeet...Kitaba yani savunmaya dönersek, üç bölümden oluşuyor;</div>
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
Sokrates,</div>
<ul>
<li>1. bölümde, suçlamalara karşı savunmasını yapıyor.</li>
<li>2. bölümde suçlama kabul edildiği için cezasının saptanması üzerine konuşuyor yani öneri de bulunuyor ki (para cezası miktarı gibi) o zaman Atina'da sanırım bu bir zorunluluk ya da gelenekti.</li>
<li>3. bölümde ise cezası belli olduktan sonra bunu yorumluyor ve sonuçlarını tartışıyor.</li>
</ul>
<div>
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
Sokrates ilk bölümde kendisini suçlayanları "bir beni şimdi suçlayanlar, bir de eskiden suçlamış olanlar." diye ikiye ayırıyor ve savunmasına ikinci gruba cevaplarla başlıyor...Kendisi hakkındaki olumsuz düşüncelerin az buçuk bilge olmasından kaynaklandığını söylüyor ve bu sürecin nasıl geliştiğini de anlatıyor.</div>
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
Sokrates'in çocukluk arkadaşı olan Khairephon bir gün Delphoi'ye (tapınak) gidip biliciye (çevirmen böyle çevirmiş ama orijinali ne merak ettim) dünyada Sokrates'ten daha bilge biri olup olmadığını sormuş, aldığı cevap ise yoktur şeklindeymiş...Asıl Sokrates ile ilgili hikayede bundan sonra başlamış.</div>
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
Sokrates'te bu cevap üzerine, "Tanrının demek istediği ne ola, sözlerinin gizlediği anlam nedir? Çünkü ben, biliyorum ki, az ya da çok bilge değilim. Peki öyleyse, benim en bilge olduğumu belirtirken ne demek istiyor?" diyor ve yola koyuluyor, toplumun bir çok kesiminden (devlet adamları, ozanlar, tragedya yazarları vs.) insanlarla konuşuyor onları adeta sorguya çekiyor ve onların bilgisiz olduklarını ortaya çıkarıyor...Bunu gören takipçisi gençlerinde aynı yolu izleyerek bir çok kişiyi bulup bu şekilde incelediklerini, sıkıştırdıklarını ve tüm düşmanlıkları da böyle kazandığını anlatıyor...Eee yani kim kendisine direk olmasa bile dolaylı da olsa sen bir şey bilmiyorsun denilmesini ya da bilgisizliğinin ortaya çıkarılmasını ister ki...Kendisini geçmişten beri suçlayanların nedenini bu şekilde açıkladıktan sonra o anki suçlayanlara geçiyor...Sokrates'ten daha bilge insan yoktur Tanrı sözü için vardığı sonuç ise bunu çürütemediğidir...Çünkü diğerlerinin bir şey bilmedikleri halde bildiklerini zannettiklerini ama kendisinin en azından bilmediğini bilmesi sebebiyle onlardan üstün olduğunu anlıyor...Bu bölümün sonuna doğru, olası ölüm cezasını tahmin ettiğinden, Sokrates bir benzetme yaparak eğer öldürülürse devletin başına gelebilecekleri anlatıyor...Çünkü kendisi "yavaş ve dürtülmesi gereken bir atı andıran devleti yerinden oynatmak için Tanrının tebelleş ettiği bir at sineği"'dir...Atina'lılara bu at sineğinden mahrum kalmamaları gerektiğini söylüyor.</div>
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
Sokrates ikinci yani mahkemedeki suçlayıcılarına da cevap veriyor, onların başı olarak Meletos'u gösteriyor ve "gençleri baştan çıkarmak, doğru yoldan ayırmak, devletin Tanrılarına inanmamak, bunların yerlerine yenilerini koymak" ile suçlandığını tekrar ediyor...Bu noktada Meletos ile diyaloga giren Sokrates onun iddialarını çürütüyor ki bu kısımların daha fazla ayrıntısını vermeyeyim...Yoksa kitabın tamamını anlatacağım :)) Yaklaşık 9 sayfa kadar süren bu konuşmadan sonra Sokrates Atina'lılara seslenmeye başlıyor...Hayatı boyunca yaptığı eylemlerde ölüm korkusu ile hareket etmediğini, içindeki Tanrısal sesin kendisine yol gösterici olduğunu, bu sorgulamalarına da Tanrının emri olması sebebiyle devam edeceğini, bu kısmın sonunda ise diğer kişiler gibi yargıçlara yalvarıp yakaran birisi olmayacağını bunun onurlu bir davranış olmadığını, önemli olanın yargıçları aydınlatmak ve onları suçsuzluğuna inandırmak olduğunu söylüyor ve son cümlesinde ise, "bu işi sizin ve benim için hayırlısı ne ise ona karar vermek üzere size ve Tanrıya bırakıyorum" diyerek bitiriyor.</div>
</div>
<div>
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<br /></div>
</div>
<div>
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
İkinci bölümde ise, ki cezasının belirlendiği bölüm, diğer insanların yaptığı gibi adeta el pençe divan durmayacağını, kendini hiç bir cezaya yaraşık bulmadığını, zaten ceza için ödeyebileceği para miktarının kısıtlı olduğunu, sevenlerinin bile desteğiyle az bir miktar ödeyebileceğini söyleyerek ölüm cezasının yolunu açıyor...Bu bölümde ünlü "sorgulanmamış hayat yaşanmaya değmez" sözü geçiyor.</div>
</div>
<div>
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<br /></div>
</div>
<div>
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
Son bölümde ölüm cezasıyla birlikte cezayı verenleri daha kötü günlerin beklediğini, kendisine ölüm cezası vererek yaşamlarının sorgulanmasından kurtulamayacaklarını söylüyor...Ölüm üzerine de bir konuşma yapıyor ve burada ölümün iki sonucu olabileceğini birincisi ölüm sonsuza kadar süren bir uyku olması halinde kralların bile deliksiz bir uyku geçirdikleri gece sayısının sayılı olduğundan söz ediyor ve bunun çokta kötü bir şey olmadığından dem vuruyor...İkinci olarak ise ölümün adeta ölüm sonrası hayata bir tünel olabileceğini söylüyor ki burada nice geçmiş önemli insanlarla tanışabileceğini ve onlarla da sohbet edip bilgelik araştırmasına devam edebileceğini, hem orada ölüm cezasına da çarptırılmayacağını söylüyor.</div>
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
Sokrates'in Savunması'ndaki son sözü ise,</div>
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
"Ayrılmak zamanı geldi artık, yolumuza gidelim: Ben ölmeye sizler yaşamaya. Hangimiz daha iyi? Tanrıdan başka kimse bilmez bunu."</div>
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Philosopher; font-size: 15px; line-height: 21px;">Sonuç: Bu kitabı tanıtmaya çalışmak ne kadar doğru yapılabilir bilmiyorum...Ama en azından haberi olmayanlar ve buraya yolu düşenler keşfetmiş olur...Bana deseler ki insanlara kitap tavsiye et...Birisi mutlak bu olur...Alın, okuyun.</span></div>
</div>
</div>salviatihttp://www.blogger.com/profile/08998488284291246809noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8253647183374268921.post-84409344970222854782011-07-24T02:53:00.004+03:002012-06-20T00:33:52.585+03:00Galileo'nun Buyruğu<a href="http://4.bp.blogspot.com/-8grd15PNluA/TitfQ4dTpvI/AAAAAAAAABM/He0abiqz9y4/s1600/GALILEO-039-NUN-BUYRUGU-TUBITAK-E-BLAIR-BOLLES-2000__34779143_0.jpg" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5632700502594791154" src="http://4.bp.blogspot.com/-8grd15PNluA/TitfQ4dTpvI/AAAAAAAAABM/He0abiqz9y4/s320/GALILEO-039-NUN-BUYRUGU-TUBITAK-E-BLAIR-BOLLES-2000__34779143_0.jpg" style="cursor: hand; cursor: pointer; float: left; height: 240px; margin: 0 10px 10px 0; width: 320px;" /></a><br />
<span class="Apple-style-span"><br /></span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Philosopher; font-size: 14px; line-height: 19px;"></span><br />
<div class="post-header" style="font-size: 13px; line-height: 1.6; margin-bottom: 1.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<div class="post-header-line-1">
</div>
</div>
<div class="post-body entry-content" id="post-body-4845175316897661265" style="font-size: 15px; line-height: 1.4; position: relative; width: 520px;">
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Philosopher; font-size: 14px; line-height: 19px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 18px;">Tübitak'tan çıkan kitap ilk baskısını Kasım 2000'de yapmış...Derleyen Edmund Blair Bolles olup içinde bilim üzerine yazılarından örnekler barındırıyor...Hayli kalın bir kitap, elinizde görüldüğünde tuğla esprilerine sebep olabilir...Her şey dahil 550 sayfadır fakat ciltli olması kendisine heybet katmaktadır (sanırım ciltsiz seçeneği de var).<br /><br />Kitabın arka kapak yazısı ise şöyledir.<br /><br />Elinizdeki derlemenin amacı, okura, bilim yazılarının da edebi bir metin kadar çekici ve okunmaya değer olduğunu göstermektir. Bilim yazılarının her zaman söyleyeceği önemli bir şey vardır; yazarlarının eşsiz hayal gücü, ele alınan konuyu renkli ve canlı bir biçimde okura sunar. Okur da bu yazıların eşliğinde, kendi başına yapamayacağı bir biçimde düşünmeye başlar. Bilim adamları kendi yazılarının bu yanını küçümsemekle hata etmiş, bilim adamı olmayanlar ise bu yazılarda kendilerini ilgilendirecek bir şey bulunmadığını düşünmekle yanılmışlardır. Tübitak popüler bilim kitapları, ülkemizde az görülen bir türün en iyi örneklerinden biri olan bu önemli yapıtı okura sunarken, bilim ile edebiyat arasında köprü kurulabileceğine de bir örnek veriyor.<br /><br />Kitapta 61 yazı derlenmiştir ki bu yazıların çoğu herkesçe bilinen insanlar tarafında yazılmıştır...Takdir edersiniz ki bu yazılardan kitap tanıtımında tek tek bahsetmek mümkün değildir...Ancak bir kaç tanesinin ismini vermek gerekirse,<br /><br />Isaac Asimov - Laboratuarda Ölüm - 1965<br />Karl Popper - Yılmayan Bilim - 1975<br />Francis Bacon - Kabile Putları - 1620<br />Galileo Galilei - Teleskoptan İlk Bakış - 1610<br />James Clerk Maxwell - Moleküller - 1873<br />Galileo Galilei - Evrenin Merkezi Nerede? - 1632<br />Marie Curie - Radyumun Elde Edilmesi - 1923<br />Ernest Rutherford - Atomun Dönüşümü - 1933<br />Voltaire - Isaac Newton'un Önemi - 1733<br />Werner Heisenberg - Atom Fiziği ve Nedensel Yasa - 1958<br />Richard Feynman - Geçmiş ile Geleceğin Ayırt Edilmesi - 1965</span></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Philosopher; font-size: 14px; line-height: 19px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 18px;"><br /></span></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Philosopher; font-size: 14px; line-height: 19px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 18px;">En son olarak şunu söyleyeyim ki, bu kitaptaki yazıların en azından 10 tanesinin </span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 18px;">her hangi bir insanın ilgisini çekeceğini düşünüyorum.</span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 18px;"> Kitabın güzel taraflarından birisi de her bir yazının en fazla 15 sayfa olması ve dolayısıyla kesintisiz her yerde okunarak bitirebilir olması.</span></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Philosopher; font-size: 14px; line-height: 19px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 18px;"><br /></span></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Philosopher; font-size: 14px; line-height: 19px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 18px;">Not: Belki daha sonra kitaptan 1-2 yazının nelerden bahsettiğini tekrar irdelerim.</span></span></div>salviatihttp://www.blogger.com/profile/08998488284291246809noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8253647183374268921.post-53362414235866034952011-06-30T20:35:00.003+03:002012-06-20T00:31:22.900+03:00Son Ada<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEij3UDLG95LZQJCUHoIBmOfOv8E5lFDlDIt52zJBTlp4HCxOAa-hFazFXX8CONmYmHdJWCR3V0_tnHJvela6GsGFH9yp7eumUowxWaHR5vNAssjI6RYuNDof6XPL7FW1oirzp29Qf3WTTM/s1600/son-ada-buyuk.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEij3UDLG95LZQJCUHoIBmOfOv8E5lFDlDIt52zJBTlp4HCxOAa-hFazFXX8CONmYmHdJWCR3V0_tnHJvela6GsGFH9yp7eumUowxWaHR5vNAssjI6RYuNDof6XPL7FW1oirzp29Qf3WTTM/s400/son-ada-buyuk.jpg" width="274" /></a></div>
<br />
Kitap adı: Son Ada<br />
<br />
Yazar adı: Zülfü Livaneli<br />
<br />
<br />
Zülfü Livaneli’nin 2008 yılında yazdığı ama varlığından tesadüf eseri haberdar olduğum bir kitabı. Arkadaşımda gördüğümde “aa bu kitabı ne zaman yazdı, hiç reklamını görmedim” diyerek okumaya başladım.<br />
<br />
Kitap bir ada halkının başından geçenler üzerine kurulu. Huzur ve sakinliğin hüküm sürdüğü, para, güç gibi hırsların yer almadığı bir adada yaşayan 40 ailenin hayatı “Başkan”ın adaya gelmesiyle altüst olur. “Başkan” ülkede darbe yapmıştır ve emekliliğini geçireceği huzur dolu bir yer ararken adaya yerleşmeye karar verir.<br />
<br />
Ada halkı tarafından çok sevilen ağaçlı yoldaki ağaçların budanması “Başkan” tarafından yapılan ilk değişikliktir. Pek itiraz görmeyen bu değişimin, daha büyük değişikliklere yol açacağını gören ilk kişi olan “Yazar” tehlikenin gelişini görür. <br />
<br />
Yönetim, iktidar gibi konularla hiç ilişkisi olmayan adada yapılan ikinci değişiklik ise “Başkan”ın talebiyle kurulan yönetim kuruludur. Ada halkı tarafından alınan ortak kararların yerine söz hakkına sahip olacak olan yönetim kurulunun olmasının olası etkileri halk tarafından hala fark edilmemektedir.<br />
<br />
“Başkan”ın bir sonraki icraatı, adanın gerçek sahipleri olan martıları düşman ilan etmesidir ve olaylar gelişmeye başlar. <br />
<br />
“Yazar”ın itirazları, bakkalın oğlunun duyarlılığı ve aklı başına geç gelen ada halkının davranışlarıyla şekillenen olaylar gerçekten okumaya ve üzerinde düşünmeye değer.<br />
<br />
“Savaşı kimin başlattığı, kimin haklı olduğu gibi mantık yürütmeler, boğucu hale gelen korku ve nefret ikilisi karşısında bütün anlamını yitirmişti. Herkes intikam istiyordu. Korku nefreti, nefret korkuyu besliyordu.”<br />
<br />
<br />
Tavsiye edilir.chakohttp://www.blogger.com/profile/07869071526092836118noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8253647183374268921.post-82234840542677776332011-06-12T15:29:00.003+03:002012-06-20T00:30:46.801+03:00Serenad<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjZjmVWe65k1dR_A0NPX1YVwaKIGiMfbtFwQ-uwipA9IqbhmU6kd-JVbi7ZcclQ4z6bWEBEkttps2t7b0RCLT0LYTTqyNZ4aKN1GodP2J3stz5NjywnBHclSDAHXN1AxTh6NiA41phgPlY/s1600/images.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="270" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjZjmVWe65k1dR_A0NPX1YVwaKIGiMfbtFwQ-uwipA9IqbhmU6kd-JVbi7ZcclQ4z6bWEBEkttps2t7b0RCLT0LYTTqyNZ4aKN1GodP2J3stz5NjywnBHclSDAHXN1AxTh6NiA41phgPlY/s400/images.jpg" width="187" /></a></div>
<br />
<br />
<br />
Kitap adı : Serenad<br />
<br />
Yazar adı : Zülfü Livaneli<br />
<br />
<br />
Yazar olarak beğendiğim Zülfü Livaneli, okuduğum her kitabında bu konudaki fikrimi pekiştirmiştir. Mesela "Engereğin Gözündeki Kamaşma" diye bir kitabı vardır ki, iki veya üç defa okumuşumdur. Hatta bir kez daha okuyup, buraya da yazmaya karar verdim.<br />
<br />
"Mutluluk" da çok güzel bir kitaptı ama bir çok insan filmini izlediği için, okunma sayısı izlenme sayısından daha azdır eminim ki.<br />
<br />
"Serenad" da yazar bir kadının sesiyle yazıyor kitabını. Son zamanlarda karşı cinsin ağzından yazılar yazmanın ne kadar zor olabileceğine ilişkin bir düşünce içerisindeyken bu kitabı okumam çok iyi oldu.<br />
Hatta birkaç hafta önce <a href="http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetayV3&VersionID=79286&Date=06.06.2011&ArticleID=1051765">Radikal</a>'de de bu konu işlenmişti. Yazdıklarından yazarların cinsiyetleri anlaşılabilir mi diye.<br />
<br />
Kitap bir üniversitede halkla ilişkiler bölümünde çalışan Maya Duran'ın ağzından anlatılıyor. Maya eşinden ayrılmıştır ve oğluyla yaşamaktadır. Şimdi yeni bir sevgilisi vardır ama şarap içerken eski eşi Ahmet'i hatırlamadan da edemez;<br />
<br />
"Şarabı ilk kez Ahmet tattırmıştı bana. Tadını hiç sevmemiştim ama Ahmet'i sevdiğim için bunu söylememiştim ona."<br />
<br />
Halkla ilişkilerden sorumlu olduğu için Amerikalı Profesör Maximilian Wagner'le o ilgilenir. Yaşını başını almış, Alman asıllı olan bu profesör, yaşına rağmen dinçliği, yakışıklılığı ve zarafetiyle Maya için bir görevden çok arkadaş olur.<br />
<br />
Maximilian Türkiye'ye daha önce de gelmiştir ve ilk gelişinden farklı olarak bu defa amacı veda etmektir. Kitapta Max'in karısı Nadia'yla tanışıyoruz. Yahudi asıllı olması sebebiyle Hitler rejiminden kurtulmak için Deborah adıyla yaşamaya çalışmış ama bu şekilde bile ölümden kaçamamıştır. En acısı ise bu ölümün Türkiye'nin yanında ve Max'in gözleri önünde denebilecek bir şekilde gerçekleşmesidir. Ve ben Struma gemisiyle bu kitap sayesinde tanıştım.<br />
<br />
Maya, bir yandan Nadia'yla tanışırken bir yandan da tanıdığını sandığı babaannesi ve anneannesiyle tanışmaktadır aslında.<br />
<br />
Semahat olarak bildiği babaannesinin aslında Mari adında bir Ermeni olduğunu öğrenir Maya. Türk bir ailenin yardımıyla hayatta kalması ve dedesiyle evlenmeden önceki hayatı hakkında hiç bir bilgisi yoktur daha önce. Sadece ondan kalan bir gerdanlık vardır ki, artık daha da anlamlı olacaktır.<br />
<br />
Bir de anneannesi Maya vardır, adını aldığı kişi. O ise Ayşe olarak yaşamıştır hayatını ve benim ilk kez bu kitapta duyduğum "Mavi Alay"dan kurtulmuştur.<br />
<br />
"Toplum olarak, sessiz bir sözleşmeyle susma kararı alınmış, yaşananlar genç kuşaklara aktarılmamıştır. Bu iyi miydi, kötü müydü bilemiyorum. Hiç kimseye düşman olmadan yetiştirilmiştik. Bu işin iyi tarafıydı ama bir de geçmişimiz konusunda korkunç cehaletimiz vardı."<br />
<br />
Max'in Türkiye'ye gelmesi kimi kesimlerce tehlike olarak nitelendiği için sıkı bir takibe alınır. Ama o bu konuda eski ateşini yitirmiştir ve amacı Nadia için yazmış olduğu "Serenad"ı ona bir kez daha çalabilmektir.<br />
<br />
Maya Max'in geçmişini araştırırken bol bol okur;<br />
<br />
"Hitler'in seçmenlerin yarısını kazandığı, bir olarak karşımızdaydı. Her türlü telkin ve demagoji aracılıyla, rüşvetle, yozlaştırmayla, geleneksel her türlü değer ölçüsünü ayaklar altına alıp çiğneyerek, tahrip ederek ve yeni bir takım değerler ortaya atarak halkı iğfal ettiler. Ama 1933'ten önceki basının büyük kısmının seviyesizliğine tanık olan, siyasi mücadele üslubundaki kabalaşmayı izleyen herkes, iktidarı anayasal yoldan ele geçirmenin, gerçekte bir hükümet darbesini dış görünüşte meşrulaştırmaya çalışan bir kılıf olduğunu kavrayabilirdi."<br />
<br />
Ve yaptıkları bir konuşmada Gazali'den bahseder Max. Gazali Bağdat'ta eğitim aldıktan sonra Tus şehrine dönmek üzere yola çıkar. Yolda haydutlar kervanı durdurup, soyar ve Gazali'nin de torbasını alırlar. Daha sonra Gazali haydutların peşine düşer ve onları bulunca torbasını geri ister. Haydutlar tam onu öldürecekken liderleri ortaya çıkar ve Gazali'ye torbasının neden bu kadar önemli olduğu sorar. Gazali torbanın içinde Bağdat'taki derslerine ilişkin notları olduğunu söyler.Bunun üzerine haydutların lideri, torbasını geri verdirir ve der ki;<br />
<br />
"...ama alim olmak istiyorsan bir şeyi hiç unutma. Senden çalınabilen bilgi, senin bilgin değildir."<br />
<br />
Auerbach'ın Pascal üzerine yazdığı bir denemeden şöyle bir alıntı var kitapta;<br />
<br />
"Adil olanın peşinden gidilmesi doğrudur, en güçlünün peşinden gidilmesi ise kaçınılmazdır. Gücü olmayan adalet acizdir, adaleti olmayan güç ise zalim. Gücü olmayan adalete mutlaka bir karşı çıkan olur, çünkü kötü insanlar her zaman vardır. Adaleti olmayan güç ise töhmet altında kalır. Demek ki adalet ile gücü bir araya getirmek gerekir; bunu yapabilmek için de adil olanı güçlü, güçlü olanın ise adil olması gerekir.<br />
Adalet tartışmaya açıktır. Güç ise ilk bakışta tartışılmaz biçimde anlaşılır. Bu nedenle gücü adalete veremedik, çünkü güç, adalete karşı çıkıp kendisinin adil olduğunu söylemişti. Haklı olanı güçlü kılamadığımız için de güçlü olanı haklı kıldık." <br />
<br />
Max ülkesine dönmesi bile Maya'yı onu ve geçmişini düşünmekten alıkoyamaz ve anılarının peşine düşer. Türkiye'deyken yaşadığı eve, ülkeyi terkederken geride bırakmak zorunda kaldığı eşyalarına ulaşır.Ölüm üzerine düşünür;<br />
<br />
"Hiç bir ana, çocuğunu doğurduğunda onun bir gün öldürülebileceğini düşünmüyordu. Her insan, yaşlanacağını ve hayatını doğal bir ölümle sonlandıracağını sanıyordu ama yüz milyonlarcası başka insanlar tarafından öldürülüyordu."<br />
<br />
Kitap bence roman olarak çok başarılı değil. O kadar fazla konuya değinilmiş ki hepsini bir arada toplama çabası yapay bir bağdan öteye gidememiş. Ama Türkiye'de olmuş olan olaylar ve bunların günümüze etkilerini görmek için güzel bir kitap.<br />
<br />
Son olarak,<br />
<br />
"İranlı Firdevsi, yaklaşık bin yıl önce yazdığı Şehname'nin başlarında, söylenecek bütün sözlerin söylenmiş olduğunu, yeniden söylenmeye değer söz kalmadığını, bu nedenle de bir şey söylemekten çok, güzel söylemenin önemli olduğunu ileri sürüyordu."<br />
<br />
Ve <br />
<br />
"Her zaman olduğu gibi, cehenneme giden yollar iyi niyet taşlarıyla döşenmişti."<br />
<br />
<br />
Tavsiye edilir.<br />
<br />
<br />
<br />
Chakochakohttp://www.blogger.com/profile/07869071526092836118noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8253647183374268921.post-43158592051350857002011-06-02T14:08:00.002+03:002012-06-20T00:29:50.771+03:00Yazarlık Okulu<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiWvLScNGH6vVkCYWDMGT5N_bWgGER3uXVc-th80tCk89FWsSqQ5XYszk3B1JFYC9xYJEDzvywvmE2GzzfN1s15kW8Kh41L5O75ePNicGx_lHl-CNajooJEa8iFC1Fke5Vro3tUYKPA1Os/s1600/images.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="280" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiWvLScNGH6vVkCYWDMGT5N_bWgGER3uXVc-th80tCk89FWsSqQ5XYszk3B1JFYC9xYJEDzvywvmE2GzzfN1s15kW8Kh41L5O75ePNicGx_lHl-CNajooJEa8iFC1Fke5Vro3tUYKPA1Os/s400/images.jpg" width="180" /></a></div>
<br />
<br />
Kitap adı: Yazarlık Okulu<br />
<br />
Yazar adı: Necdet Karasevda<br />
<br />
<br />
Son zamanlarda, yazılanları okumanın yetmeyeceği, nasıl yazılması gerektiğini de okumamın faydalı olacağı düşüncesindeyim. Ve bu sebeple yazı üzerine kitaplar edindim ve onları okuyorum.<br />
<br />
Daha sonra bahsedeceğim diğerlerinden önce, "Yazarlık Okulu" adlı kitabı yazmak istedim. Okuduğum kitapları buraya yazmam genelde biraz zaman alıyor. Çünkü okuduktan sonra beğendiğim yerleri bilgisayar ortamına aktarıp, alıntılar yapmayı seviyorum.<br />
<br />
Ama bu kitap öyle bir kitaptı ki, alıntı yapmak isteyeceğim tek bir cümle bile yoktu.<br />
<br />
Kitabın ana düşüncesi "herkes yazar olabilir". "Herkes yazabilir" denilse anlarım ama yazar olmak bu kadar basitleştirilmemeli bence. Çünkü bu mantıktan yola çıkarsak, bu kitabı yazan kişiye de "yazar" dememiz gerekir.<br />
Ama bence değil.<br />
<br />
Kitabın fazlasıyla basit olan dili çok yapmacık duruyor. Kitapta da bahsedildiği üzere, "değer katacak kitaplar okumak" gerek ve bu kitap onlardan birisi değil.<br />
<br />
<br />
Chakochakohttp://www.blogger.com/profile/07869071526092836118noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8253647183374268921.post-5712015352647884482011-06-02T01:26:00.004+03:002012-06-20T00:28:10.210+03:00Bekleyen Kitaplar<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;"></span><br />
<div class="post-body entry-content" id="post-body-4238990114797640847" style="font-size: 15px; line-height: 1.4; position: relative; width: 520px;">
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Işığın Öyküsü - Mitolojiden Matematiğe Işık Kuramının Tarihsel Gelişimi</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Hüseyin Gazi TOPDEMİR</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Tübitak</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;"><br /></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Vadideki Zambak</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Honore de Balzac</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Alkım</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;"><br /></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Voss Yüreğimdeki Çöl</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Patrick White</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Literatür</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;"><br /></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Düello - Gayri Resmi Amerikan Tarihi - 1</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Gore Vidal</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Literatür</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;"><br /></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Olimpiyat</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Tom Holt</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Literatür</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;"><br /></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Tüfek, Mikrop ve Çelik</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Jared Diamond</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Tübitak</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;"><br /></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">İki Büyük Dünya Sistemi Hakkında Diyalog</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Galieo Galilei</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Türkiye İş Bankası Kültür</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;"><br /></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">The Fountainhead</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Ayn Rand</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Signet</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;"><br /></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Ekonomi Politikası - Teori ve Türkiye Uygulaması</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Dr. Mahfi Eğilmez / Dr. Erkan Mumcu</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Om Ekonomi Politik</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;"><br /></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Şansın Terbiye Edilişi</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Ian Hacking</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Metis</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;"><br /></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Protestan Ahlakı ve Kapitalizm Ruhu</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Max Weber</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Ayraç</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;"><br /></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">The Ascent of Money - A Financial History of the World</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Niall Ferguson</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Penguin</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;"><br /></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Toplum Sözleşmesi</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Jean-Jacques Rousseau</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Türkiye İş Bankası Kültür</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;"><br /></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Tarihsiciliğin Sefaleti</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Karl Popper</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Plato</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;"><br /></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Görünmez Adam Smith</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Derleyen: Mine Kara / N. Emrah Aydınonat</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">İletişim</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;"><br /></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Makalat</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Şems-i Tebrizi</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Ataç</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;"><br /></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Büyük Fizikçiler - Galileo'dan Hawking'e Büyük Hayatlar</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">William H. Cropper</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Oğlak Bilimsel</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;"><br /></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Özgürlük Üstüne</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">John Stuart Mill</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Belge</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;"><br /></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Hürriyet Üstüne</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">John Stuart Mill</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-size: 14px; line-height: 19px;">Liberte</span></div>salviatihttp://www.blogger.com/profile/08998488284291246809noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8253647183374268921.post-2900369640679361532011-06-02T01:01:00.007+03:002012-06-20T00:27:29.856+03:00Koku<a href="http://4.bp.blogspot.com/-Kx8FgN9S0fU/Tea3_uJdhbI/AAAAAAAAAAc/WEaQxt3Tlqk/s1600/koku.jpg" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5613376290911258034" src="http://4.bp.blogspot.com/-Kx8FgN9S0fU/Tea3_uJdhbI/AAAAAAAAAAc/WEaQxt3Tlqk/s320/koku.jpg" style="cursor: hand; cursor: pointer; float: left; height: 279px; margin: 0 10px 10px 0; width: 175px;" /></a><br />
<div style="text-align: center;">
<span class="Apple-style-span"><u><br /></u></span></div>
<div style="text-align: center;">
<span class="Apple-style-span"><u><br /></u></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span class="Apple-style-span"></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span class="Apple-style-span">Filmi de çekilen (seyretmedim) bu kitabı doğum günümde kuzenimin hediye olarak vermesiyle edindim. Belki okuduğum kitapların içinde romanların az yer tutması sebebiyle, belki de sevdiğim romanların daha çok yakın tarih ile ilgili ve yaşanmışlarla daha bağlantılı olması sebebiyle bu roman başlangıcından itibaren bana biraz uzak kaldı.</span></div>
<span class="Apple-style-span"> </span><br />
<div class="MsoNormal">
<span class="Apple-style-span">Kendi kendime dedim ki ben bu romanı yeterince en azından yazarın anlatmak istediği kadarıyla anlayamayacağım. Bu hisse daha önce Kafka’nın “Değişim” ve “Dava” kitaplarında yaşamıştım. Hatta benim okuduğum yayınevi baskısında iyi hatırladığım bir nokta vardı ki o da, “Dava”’nın sonunda yazarın yakın arkadaşlarından birisinin Kafka’nın gerçekte ne demek istediği ile ilgili hayli uzun bir bölümün olmasıydı. </span></div>
<span class="Apple-style-span"> <div class="MsoNormal">
Roman çeşitlerini ya da akımlarını bilmiyorum Patrick Süskind bu konuda nerede değerlendiriliyor o konuda da bir bilgi sahibi değilim. Ama sembolizm denilebilir ise eğer ben en azından şuanda bundan çok fazla hoşlanmıyorum. Bir romanda ya da resimde ya da herhangi bir sanat eserinde birisinin o eserde ne anlatılmak istendiğini bana anlatması saçma geliyor. Benim o eserden bir şeyleri kendim almam gerekir, yok alamıyorsam zaten o esere hazır değilimdir. Belki de eser bana hazır değildir. :)</div>
<div class="MsoNormal">
İşte bu tarz bir duyguyu “Koku”’da da “Dava”daki kadar olmasa da yaşadım. Kitaba gelince, Patrick Süskind’ın eseri olan bu romanda ana karakter (Jean-Baptiste Grenouille) 18. Yüzyılda Paris’te leş gibi kokan bir balıkçı tezgâhının altında evlilik dışı bir çocuk olarak dünyaya gelir. Annesi doğumdan sonra elindeki bıçakla bebeğin kordonunu keser ve sonrasında bayılarak sokağa yuvarlanır. Bu sırada tezgahın altında yeni doğmuş bebek ağlamaya başlar ve annesinin sonunu getirir. Çünkü anne bebeğini ölüme terk edeceğini bunu daha öncede beş kez yaptığını itiraf eder ve idam edilir. Bebek birkaç kez sütanneye verilir ama sütanneler çok fazla süt emdiği için karlı olmaması ve sevimsiz bulunması sebebiyle her seferinde Grenouille’ i geri getirirler. Bu sütanneleri bulma işini de Saint-Merri Manastırı Papazı Terrier üstlenmektedir. Fakat 2-3 günden fazla dayanamayan bu sütannelerin birisini Papazın ikna etme çabaları sırasında sütanne Jeanne Bussie’nin söylediği bu çocuğun içine şeytan girmiş “hiç kokmuyor” cümlesi romanında adeta hem başlangıcı hem sonu.</div>
<div class="MsoNormal">
Açıkçası kitabı daha fazla anlatmak istemiyorum, arka kapakta belirtildiği gibi Jean-Baptiste Grenouille büyüdüğünde bir katil oluyor. </div>
<div class="MsoNormal">
Neden katil oluyor? </div>
<div class="MsoNormal">
Kitabın sonunda idam edilmek üzere meydana getirildiğinde neler oluyor? </div>
<div class="MsoNormal">
O da kitabı okuyanlara kalsın.</div>
<div class="MsoNormal" style="font-weight: bold;">
<o:p> </o:p></div>
<div class="MsoNormal" style="font-weight: bold;">
<o:p> </o:p></div>
</span>salviatihttp://www.blogger.com/profile/08998488284291246809noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-8253647183374268921.post-29463852183643169432011-06-01T23:37:00.001+03:002012-06-20T00:26:34.823+03:00Bin Muhteşem Güneş<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiOVI3irjZC-Xx_6A6K5TocXi5xaaKdfLyd4I6EA3iN54n386HYzWs1KwnU8ikCH3iypXpxu95PMno2VgaO0nfyxqCW5k-sUQFwC1tEhlz5NTzhIv6R6PfkomdxcN1MabGn7ipe62TYK-c/s1600/images.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="168" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiOVI3irjZC-Xx_6A6K5TocXi5xaaKdfLyd4I6EA3iN54n386HYzWs1KwnU8ikCH3iypXpxu95PMno2VgaO0nfyxqCW5k-sUQFwC1tEhlz5NTzhIv6R6PfkomdxcN1MabGn7ipe62TYK-c/s400/images.jpg" width="116" /></a></div>
<br />
<br />
Kitap adı: Bin Muhteşem Güneş<br />
<br />
Yazar adı: Khaled Hosseini<br />
<br />
<br />
Bu kitabın ilk olarak ingilizce baskısını görmüştüm yıllar önce; " A Thousand Splendid Suns". Acaba türkçesi ne olabilir diye düşünmüştüm. Bin muhteşem neydi acaba, güneş olamayacağına göre? Olabilirmiş.<br />
<br />
Meryem'n hikayesiyle başlıyor kitap; evlilik dışı doğan "harami" Meryem'in. Annesi onu tek başına büyütmektedir ama Meryem'in babası Celil, onun için dünyalara bedeldir. Bu sevgi annesine malolunca Meryem için hayat umduğundan çok çok farklı bir şekilde ilerler.<br />
<br />
Evlenir, çocuğunu kaybeder ve anlamaya başlar annesini.<br />
<br />
"Bizim gibi kadınların neler çektiğinin göstergesi, demişti. Başımıza gelen herşeye nasıl sessizce katlandığımızın."<br />
<br />
Leyla ise hala geleceğe umutla bakmaktadır. Tek derdi Tarık'ın yokluğudur;<br />
<br />
"Daha beşinci gün dolmadan, Leyla zaman hakkında son derece önemli bir gerçeği öğrendi: Tarık'ın babasının arada bir eski Peştun şarkıları çaldığı akordeon gibi, zaman da Tarık'ın yokluğuna ve varlığına bağlı olarak, uzuyor ve kısalıyordu."<br />
<br />
Meryem ve Leyla'nın yolları kesiştiğinde ikisi için de hayatın pek bir anlamı yoktu, Leyla ölmüş gibiydi, Meryem ise ölüme susamakta. Ama bu istekleri dışında devam eden birliktelik, ikisini de şaşırtarak farklı bir hal alır.<br />
<br />
Güzel bir kitap bence.<br />
<br />
Bir de kitabın bir yerinde Meryem<br />
<br />
- "Bir yol var" dedi, "tek yapmam gereken onu bulmak."<br />
<br />
<br />
Chakochakohttp://www.blogger.com/profile/07869071526092836118noreply@blogger.com0